Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2032 Esas 2012/4014 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2032
Karar No: 2012/4014
Karar Tarihi: 07.06.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2032 Esas 2012/4014 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 427/4 maddesi uyarınca alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, kesinlik sınırının altında kalan miktar üzerinde temyiz hakkı bulunmadığını belirtmiştir. Davacı vekilinin temyiz istemi, istisnai olarak katılma yolu ile temyiz de olmamasına göre, reddedilmiştir. Kararda ayrıca, 5219 sayılı Kanun ile değişen HUMK'un 427. maddesindeki kesinlik sınırının 2011 yılı için 1.540 TL olduğu ve 5236 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile HUMK'a eklenen Ek-madde 4'ün yeniden değerleme oranını da dikkate alması gerektiği açıklanmıştır.
23. Hukuk Dairesi         2012/2032 E.  ,  2012/4014 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    -K A R A R-

    5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun (HUMK) 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanunun 19 uncu maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2011 yılı için 1.540,00 TL"dir.
    HUMK.nun, 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanun ile değişik 427/4 ncü madde hükmüne göre alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, asıl istemin kabul edilmeyen bölümü, anılan kesinlik sınırını geçmeyen davacı tarafın, temyiz hakkı bulunmamakta ise de, davalı tarafça,kesinlik sınırı üzerinde kalan miktara yönelik temyiz yoluna başvurulması halinde, davacı tarafın,katılma yolu ile temyiz hakkı saklıdır. Somut olayda, dava dilekçesinde, ana para ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 16.637,88 TL"nin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istenilmiş olup, mahkemece, toplam 16.411,00 TL"lik kısım yönünden davanın kabulü ile itirazın iptaline dair verilen karar, reddedilen miktar yönünden davacı vekilince temyiz edilmiştir.İstemin reddedilen kısmı, yukarıda anılan madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kaldığı gibi, temyizin katılma yolu ile temyiz de olmamasına göre, davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara