Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2274 Esas 2022/5826 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2274
Karar No: 2022/5826
Karar Tarihi: 13.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2274 Esas 2022/5826 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı, davacının banka kredisi borcunu ödemekte yetersiz kalması sonucu kefilsen davalının takibe karşı itiraz etmesi üzerine açılan davada, borcun kalan kısmının davacıdan tahsil edilmesi gerektiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir. Mahkeme davacı tarafın kefalet sözleşmesi kapsamında yapılan ödemenin borç miktarını aştığını, bu nedenle borcun kalan kısmının 16.127,15 TL olabileceğini ve bu miktar için faiz hesaplayarak takibin devamına karar vermiştir. İcra inkar tazminatına dair talebin ise yerinde görülmediği belirtilerek reddedilmiştir. Temyiz edilen kararda, mahkemenin delilleri tartışıp değerlendirmesi usul ve yasaya uygun bulunarak tüm temyiz itirazlarının reddiyle kararın onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 484. maddesi.
11. Hukuk Dairesi         2021/2274 E.  ,  2022/5826 K.

    "İçtihat Metni"


    Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18.11.2015 tarih ve 2014/569 E. - 2015/556 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı ...'un Vakıflar Bankası ... şubesiyle imzalamış olduğu kredi sözleşmesi kapsamında müvekkilinin ve dava dışı...'ın sözleşmeye kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle davalı ve kefiller aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2012/3006 sayılı dosyası ile takip yapıldığını, takip sırasında müvekkili tarafından 17/04/2012 tarihinde 18.000,00 TL ödeme yapıldığını ancak, müvekkili tarafından ödenen bu bedelin asıl borçlu tarafından müvekkiline ödenmediğini, bu nedenle rücu hakkına dayanarak davalı aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2014/8711 sayılı takip dosyası ile icra takibi yaptıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisiz olduğunu, ayrıca davacı ile aralarında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığını, kendisinin bankaya olan borcu ödediğini, davacının alacağın varlığını ispat etmesi gerektiğini, dava konusu kredi kapsamında bankaya kredi kartından dolayı 35.000,00 TL ödeme yaptığını, ayrıca krediden dolayı da 39.000,00 TL ödeme yaptığını, bankaya borcunun kalmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ile dava dışı banka arasında 19/02/2008 tarihli genel kredi sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmeyi davacı ile dava dışı... kefil olarak imzaladığı, 19/02/2008 tarihli kefalet sözleşmesinin, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 484. maddesinde belirtilen şekil şartlarını taşıdığından geçerli bir sözleşme olduğu, her ne kadar bilirkişi raporunda, davacının 18.000,00 TL ödeme yaptığı ve bu bedel ile buna ilişkin faizin (16.136,38 TL) davalıdan tahsil edilebileceği belirtilmiş ise de kredi limitinin 52.000,00 TL olduğu, bundan ödenen 35.872,85 TL düşüldükten sonra tarafların 16.127,15 TL borçlarının kaldığı dikkate alındığında, asıl borçlu ve kefillerin aslında 16.127,15 TL borcu kaldığı halde davacı tarafından 18.000,00 TL ödeme yapıldığı yani davacının ödemesi gereken miktardan fazla ödeme yaptığı, kefilin borç miktarını aşacak şekilde yaptığı ödemeden asıl borçlunun sorumlu olmadığı, bu nedenle mahkemece kalan borç miktarı olan 16.127,15 TL üzerinden faiz hesaplanarak 14.456,37 TL faiz alacağı olduğu ve alacak yargılama neticesinde belirlendiğinden, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 16.127,15 TL asıl alacak ile bu alacağa işleyen 14.456,37 TL faiz yönünden itirazın iptali ile bu kısım yönünden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalının tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalının bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.566,66 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 13/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara