Esas No: 2012/1675
Karar No: 2012/3690
Karar Tarihi: 28.05.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1675 Esas 2012/3690 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin olarak Dairemizin 10.10.2011 gün ve 2011/1917 esas 2011/917 karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalılardan ... vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin ortağı olan davalıların kooperatif ortaklığından ihraç edildiğini, üyelikleri sırasında çekilen kura sonucu adlarına isabet eden konutların tapularının davalılar adına oluşturulduğunu, ihraç edilen davalılar adına olan tapunun iptali gerektiğini ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili ile davalılardan... ve ... davanın reddini istemiş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davalılar... ve ... hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine, davalı ... hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına, davalılar ..., ...,... ve ... hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davaların kabulü ile bu davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline dair verilen karar, davacı vekili ile davalılardan ..., ... vekilleri ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18.06.2007 tarih, 2006/6361 E. 2007/9243 K sayılı ilamıyla davalılardan ... vekili ile ...’un tüm temyiz itirazları reddedilip, davacı ve davalılardan ... yararına, “kooperatif kayıtlarında inceleme yaptırılarak bu şahısların arsa satın aldıktan sonra ortak sıfatıyla genel kurul toplantılarına çağrılıp çağrılmadıkları, aidat ödeyip ödemedikleri, dolayısıyla davacı kooperatif tarafından zımnen ortak olarak benimsenip benimsenmedikleri ya da ortak olarak kabulleri söz konusu değilse ortak tesislerden ve kooperatif tarafından verilen hizmetlerden yararlandıkları için genel giderlerden sorumlu tutulup tutulmadıkları kesin olarak açıklığa kavuşturulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar” verildiğinden bahisle bozulmuş, mahalli mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek, davalı ...’ın genel kurul toplantılarına davet edilmiş ise de hiçbirisine katılmadığı, davalı ...’in yaptığı ödemelerin niteliğinin belirli olmadığı, henüz konutların inşası bitmediğinden mevcut tesis ve davacı kooperatifin verdiği hizmetlerden davalıların doğrudan yararlanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş, kararı ... ve ... vekilleri ile ... ve ... temyiz etmiş, mahalli mahkemece yapılan inceleme sonucunda,... vekili ve ...’un temyiz isteminin bu davalılar bakımından daha önce verilen kararın kesinleştiğinden bahisle reddine karar verilmiş, ek kararın davalılardan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 10.10.2011 tarih, 2011/1917 E. 917 K. sayılı ilamıyla onanmıştır.
Bu kez, davalılardan ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Dosyanın yapılan incelenmesinde; ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/288 E. 2011/31 K. sayılı ilamı ile ..., ..., ... ve ... aleyhine açılan davanın kabul edildiği, bu kararın ... ve ... vekilleri ile ... ve ... tarafından temyiz edildiği, anılan mahalli mahkemece verilen ek kararla ... ve ...’un temyiz itirazlarının yukarıda anılan nedenlerle reddedildiği, bu ek kararın ... tarafından temyiz edildiği, Dairemizce 10.10.2011 tarihinde yapılan temyiz incelemesi ile ...’ın temyiz itirazlarının reddi ile verilen ek kararın onandığı, davalılardan ... ve ...’ın temyiz itirazlarının ise maddi hata sonucunda incelenmediği anlaşılmakla, davalılardan ...’ın temyiz isteminin incelenmesine geçildi;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18.06.2007 tarih, 2006/6361 E. 2007/9243 K. sayılı ilamıyla, davalılardan ..., ..., ... ve ... bakımından anılan mahalli mahkemenin 2004/723 E. 2005/688 K. sayılı ilamıyla verdiği red kararı, bu davalıların ortak sıfatıyla genel kurul toplantılarına çağrılıp çağrılmadıkları, aidat ödeyip ödemedikleri, dolayısıyla davacı kooperatif tarafından zımnen ortak olarak kabul edilip edilmedikleri ya da davacı kooperatifin verdiği hizmetlerden yararlandıkları için genel giderlerden sorumlu tutulup tutulmadıkları yönünde araştırma yapılması bakımından davacı yararına bozulduğuna, bozma sonrasında alınan bilirkişi raporları ile davalı ...’ın dava dışı... isimli davacı ortağına tahsis edilen taşınmazı satın aldığı, davacı kooperatife aidat ödemesinin bulunmadığı, davacı kooperatifçe genel kurul toplantılarına çağrılmadığı, davacı kooperatifin ortak tesisleri nedeniyle bu davalıdan herhangi bir istemde bulunulmadığı bildirildiğine göre, bu davalının zımnen dahi olsa davacı kooperatifin ortaklığını benimsemediği, davacının da bu davalıyı zımnen dahi olsa ortak olarak benimsemediği sonucuna ulaşılacağı tüm dosya kapsamı ile sabit olmakla, bu davalı aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu davalı bakımından da davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
2-Davalılardan ... vekilinin temyiz istemine gelince; Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalılardan ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılardan ...’ın temyiz itirazlarının kabulü ile ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/288 E. 2011/31 K. sayılı kararının bu davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılardan ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile mahal mahkeme kararının bu davalı bakımından ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden ..."dan alınmasına, davalı ..."ın peşin alınan harcının istek halinde iadesine, davalı ..."ın karar düzeltme peşin harcının istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.