Esas No: 2021/2234
Karar No: 2022/6095
Karar Tarihi: 20.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2234 Esas 2022/6095 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/2234 E. , 2022/6095 K.Özet:
Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından verilen bir karar, istinaf sonucu yine reddedilmiş ve davacının temyiz istemi de reddedilmiştir. Davacı, müvekkili şirketinin tanınmış markalarının davalının başvurusunda bulunan \"bestlant\" ibaresi ile karıştırabileceği endişesi taşıyarak kararın iptal edilmesini, markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkin edilmesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, markalar genel izlenim yönünden benzer görünmese de aynı tür ürünler için kullanıldığı gerekçesiyle karıştırılma ihtimalini göz önünde bulundurarak davayı reddetmiştir. Kanun maddeleri ise 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 5/1-ç ve 6/1, 6/5 maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 12.02.2019 tarih ve 2018/299 E. - 2019/19 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 31.12.2020 tarih ve 2019/708 E. 2020/1241 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 2008/21672, 2000/11047, 2012/60104, 2006/14349, 2007/24051, 2007/20917, 2001/28130, 2009/66437, 2007/20918, 2007/20916, 2008/22138, 2008/22130, 2009/66435, 2009/66434, 2013/35775, 2013/35720, 2013/35705, 2013/35731, 2007/14835, 2007/21528, 2007/21529, 2007/38799, 2007/14834, 2010/04652 sayılı "brillant", "brillant", "brillant", "brillant accessories+şekil", "brillant alo perde hattı", "brillant concept+şekil", "brillant hayal ettiğiniz her yerde+şekil", "brillant kordoneli dantel", "brillant junior+şekil", "brillant junior+şekil", "brillant teknoloji serisi+şekil", "brillant teknoloji serisi+şekil", "brillant vogue feminen", "brillant vogue luxury", "brillant zebra corner", "brillant zebra home", "brillant zebra market", "brillant zebra shop", "brillanthome eviniz mükemmel olsun+şekil", "brillanthome alo perde 444 4 663 ", "brillanthome alo perde hattı", "brillantstore+şekil", "vip by brillant+şekil", "brillanthome vogue diva" ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “bestlant” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere başvuruda bulunduğunu, 2017/14414 kod numarasını alan başvurunun ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itirazın yerinde
görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa, markalar arasında iltibas tehlikesi bulunduğunu, davacı markalarıyla davalı markasının görsel ve işitsel olarak benzer olduğunu, müvekkiline ait BRILLANT ibareli markaların tanınmış marka olduğunu ve Türkiye’de yaygın olarak kullanıldığını, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek 2018-M-3442 sayılı YİDK kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Çiğnay vekili, markalar arasında iltibas ihtimali bulunmadığını, davacı ile davalı firmanın faaliyet alanları ve hedef kitlesinin farklı olduğunu, davalı firmanın 2004 yılında Adana’da kurulmuş olan bir şirket olarak tarım ilacı, bitki besleme ürünleri formülasyonu ve pazarlanması konularında faaliyet gösterdiğini, dava konusu “bestlant” ibareli markanın özgün bir niteliğe sahip olduğunu, hitap ettiği kitle bakımından ayırt edicilik vasfı taşıdığını, davalı markası ile davacı markasının benzer olmadığını, dava konusu YİDK kararının yerinde ve hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Kurum vekili, müvekkilinin kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu, davacının itirazına mesnet markaları ile davalının başvurusu arasında benzerlik bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesi, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, başvuru kapsamındaki dava konusu çekişmeli malların ve hizmetlerin, itiraza dayanak markaların kapsamındaki mal ve hizmetlerle aynı/aynı tür olduğu, ancak dava konusu marka ile davacı markalarının genel izlenim yönünden benzer olmadığı, bu nedenle markalar arasında dava konusu mallar yönünden 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma olasılığı olmadığı, dava konusu markanın 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi yönünden tescil engeli bulunmadığı, 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesinde açıklanan risklerin varlığı ispatlayacak delil olmadığı, taraf marka işaretleri de benzer olmadığından, 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesinde sözü edilen risklerin bulunmadığı gibi taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma tehlikesi olmadığı ve dolayısıyla tanınmışlığın bu duruma bir etkisinin olmayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf Mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalının başvurusuna konu “bestlant” ibaresi ile davacının itirazına mesnet "brillant" asıl unsurlu markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi anlamında karıştırılma olasılığı olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 20/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.