Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1259 Esas 2012/3551 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1259
Karar No: 2012/3551
Karar Tarihi: 23.05.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1259 Esas 2012/3551 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, iki adet kredi sözleşmesi ile müvekkiline borçlandığı ve diğer davalının da kefil olduğu, borç ödenmediği için yapılan takibe davalıların itiraz ettiğini ve davanın itirazların iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etti. Mahkeme, davalıların borcu kabul ettiklerini ancak takibin mükerrer olduğu gerekçesiyle öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi gerektiğini belirterek, bir davanın reddine ve diğerinin kabulüne hükmetti. Davacı vekili temyiz etti. Yargıtay ise, davalıların takipten feragat ettiğini belirttiği beyanı nedeniyle konunun kapandığına dikkat çekerek, hükmün bozulmasına karar verdi. Kanun maddeleri ise belirtilmemiş.
23. Hukuk Dairesi         2012/1259 E.  ,  2012/3551 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili asıl ve birleşen davada, davalılardan ..."ın iki adet kredi sözleşmesi ile müvekkiline 10.000,00 TL ve 25.000,00 TL borçlandığını, diğer davalı ..."ın da müteselsil kefil olarak teminat ipoteği verdiğini, borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında başlattıkları ilamsız icra takibine, davalıların takibin mükerrer olduğu gerekçesiyle itiraz ettiklerini, itirazların haksız olduğunu ileri sürerek, davalıların itirazlarının iptali ile % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili asıl ve birleşen davada, müvekkillerinin borcu kabul ettiklerini, itirazlarının mükerrer takip yapılmasına yönelik olduğunu, davacının öncelikle ipoteği paraya çevirmesi, ipoteğin alacağı karşılamaması halinde kredi sözleşmesine dayalı takip yapması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı ... aleyhine 15.815,69 TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız takip başlattığı, davalı ... vekilinin borca itirazlarının bulunmadığını, borcu kabul ettiklerini ancak mükerrer takip yapıldığından öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması gerektiğini beyan ederek davayı kabul ettiği, itirazında kötüniyetli olmadığı gerekçesiyle davalı ..."ın itirazının iptaline, icra inkar tazminatı talebinin reddine; davacının diğer davalı ... hakkında daha önce 2008/1982 sayılı takip dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlattığı, takibin devam ettiği ve davalı ..."ın bu takibe itiraz etmediği, kural olarak derdest bir takip varken aynı alacak için aynı borçluya yeniden takip başlatılamayacağı, alacağın ipotek bedelinden temin edilememesi durumunda genel haciz yolu ile takip yapılabileceği gerekçesiyle de davalı ... hakında açılan davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1)Asıl ve birleşen davalar, kredi sözleşmelerine dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazların iptali istemine ilişkindir. Davalı borçlular tarafından, davaların dayanağı olan 2008/1930 sayılı ilamsız takip dosyasına 27.03.2009 tarihinde itirazlarından feragat ettiklerine ilişkin beyanda bulunulmuş olduğuna göre
    mahkemece davanın konusuz kaldığı hususu üzerinde durularak bir karar verilmesi gerekirken, esasa ilişkin yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    2)Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara