Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1490 Esas 2022/6174 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1490
Karar No: 2022/6174
Karar Tarihi: 22.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1490 Esas 2022/6174 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/1490 E.  ,  2022/6174 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : İSTANBUL 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ



    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 11.09.2020 tarih ve 2020/100 E. - 2020/260 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar ..., ... (...) ve ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, davacıların dava konusu bina da dahil olmak üzere Deri Organize Sanayi Bölgesinde yüzden fazla projenin ve binanın müellifi olduklarını, davalı mal sahibince davacıların muvafakati alınmadan davacı mimarın eser - projesinin değiştirilerek tadilat projesi yapıldığını, davalı ...B. Ruhsat Bürosu ve İdaresi tarafından buna kasten göz yumularak ve FSEK'e aykırı olarak "ilave tadilat esaslı yapı ruhsatı" almak amacı ile başka bir mimar adına yapı ruhsatı ve yapı kullanma izni tanzim edildiğini, taşınmazın o günkü maliki olan ... Dericilik'in talebi ile mimar ... tarafından Ll / 1, 238 E H 4C pafta, 5925 ada ve 39 sayılı parselde inşa edilecek tesisin mimari projesinin hazırlandığını, projenin yapının inşa edildiği tarihteki mevzuat hükümlerine göre hazırlanarak Tuzla Belediye Başkanlığı'na sunulduğunu, tahakkuk eden harç ve hizmet bedellerinin tamamının ödendiğini, bölgenin tapu işlemlerinin tamamlanmaması nedeniyle tasdik edilen mimari proje ile yapı ruhsatı alınamadığını, bölgede yapılanma şartlarının değişmesi üzerine projenin tadil edildiğini, onay için mimar ile malik arasında 07.01.1998 tarihli sözleşmenin imzalandığını, tadilat projesine ek olarak ... tarafından diğer mühendislik projelerinin hazırlanarak 02.03.1998 tarihinde Tuzla Belediye Başkanlığı'na başvurulduğunu Fen İşleri Müdürlüğü'nün onay yazısı alındığını, ancak tapu işlemlerinin kısmen tamamlanması nedeniyle tasdik edilen mimari proje ile yapı ruhsatının alınamadığını, projeye dayalı olarak meydana getirilen eserin, malikin mimari projesi dışında asma kat alanın normal kat büyüklüğüne iblağ ettiği bu haliyle 1999 yılı başlarında tamamlandığını, 1999 yılındaki depremde binanın hasarlar sonrasında malikin talebi ile onarımlar ve mimari proje tadilatı yapıldığını, davacı ...'ın hazırladığı mimari projenin onanarak 10.08.2001 tarihinde O.S.B. idaresinden yapı ruhsatı alındığını, binanın ana özelliklerinin işlevselliğin öncelikli olduğu bir endüstri yapısında değişen ihtiyaçlara cevap verebilecek mekan düzenlemesi, cepheyi teknolojik olan giydirme cephe ile senkronize bir mimari etki öngörüldüğünü; yapının eski maliki olan davalı şirketin proje müellifi olan davacılardan izin almadan başka bir mimara tadilat projesi yaptırarak davacıların müelliflik haklarını ihlal ettiğini, davalı ...'ın tadilat projesini davacının izni olmadan çizen mimar kişi olduğunu, OSB Ruhsat Büro yöneticisi ...'in, üzerinde tasarruf yetkisi bulunmadığını bildiği mali hakkı ve ruhsatı başkasına devrederek FSEK'e aykırı davrandığını, tadilat projesi yapmaya muvafakat verilmediğini bildiren Beşiktaş 1. Noterliği'nin 23.08.2002 tarihli ihtarnameye rağmen kanunları açıkça ihlal ettiğini, tadilat projesi çizilmesi suretiyle mimarın eseri başkasına aitmiş gibi gösterilerek davacıların fikri haklarının ihlal edildiğini; FSEK'nin 16. maddesine uygun olarak FSEK'nın yaptırımlarının uygulanarak FSEK'nın 68. maddesi gereği tadilat projesi bedeli 73.237.-TL'nın üç katı olan 219.711 TL maddi tazminat talep hakları bulunduğunu ileri sürerek şimdilik her bir davacı için 10.000.-TL maddi 20.000.-TL manevi tazminat olarak toplam 60.000.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş; daha sonra 09.04.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini 25.535,55 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalılar vekilleri davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, uyuşmazlık konusu somut olayda davacılar, müellifi oldukları projenin muvafakatleri olmaksızın başka bir mimara tadilat projesi çizdirilmek suretiyle, bir başkasına aitmiş gibi gösterildiğini iddia ettikleri, bu bakımdan dava konusu, temel anlamda bir fikri hak ihlali olduğu, fikri mülkiyete dayalı olarak gerçekleşen ihlallerin esas itibariyle haksız fiil teşkil ettiği, davacılar izinleri olmaksızın davalı mimar tarafından davaya konu eser projenin değiştirilerek tadilat projesi yapılması ve davalı OSB ruhsat bürosu tarafından ruhsat verildiğini belirttikleri, dosya içerisinde aldırılan bilirkişi raporlarında hak ihlalinin bulunduğunun tespit edildiği ve tazminat hesaplamasının yapıldığı, yapılan değerlendirmelerde "OSB mimar ... imzalı Tuzla Aydınlı mahallesi 39. parselde 4 katlı imalathane olarak tanımlanan projede 1-5/m olup OSB ruhsat bürosu onaylı projede mimar ...'ın imzasının bulunduğu yine L-l/1 parsel 5 katlı imalathane ve idare binası olarak tanımlanan projede mimar ... imzasının bulunduğu, basman katların her üç projede alan açısından birbirine yakın olduğu, ek 2 b'de asma kat büyütülerek normal kat olarak çizildiği, ikinci ruhsatta ...'ın adının yazıldığı imza yerinin boş bırakıldığı, ... imzalı proje ile mevcut binaya ruhsat ve iskan alınamadığından ilave tadilat proje niteliğinde mimar ... tarafından imzalanan OSB Ruhsat Bürosunca onaylanmış proje bulunduğu, projedeki değişiklik eser sahibinin iznine tabi olmasına rağmen izin alınmayarak eser sahiplerinin haklarına tecavüz edildiği" tespit olunduğu, yapı sahibi ve yapı müteahhidi olarak ... ... yerine ... A.Ş. gösterildiği, dava konusu binanın projesinin de şirket için çizildiği ve söz konusu projeye ilişkin sözleşmenin doğrudan gerçek kişi olan ... ... ile yapıldığını gösteren bir belgenin dosyada yer almadığı, ayrıca muris ... ...'ın ölümünden sonra mirasçılar tarafından gerçekleştirilen ve davacıların fikri hak ihlali olarak nitelendirdikleri eylemler de davalı ..., ... ve ... ... tarafından değil bu kişilerden şirketi temsile yetkili olanlar aracılığıyla ... A.Ş. adına yapıldığı, muris ile davacıların anlaşması doğrultusunda akdedilmiş olan sözleşmenin ... ... ile mi yoksa onun aracılığıyla ... A.Ş. ile mi yapıldığı, uyuşmazlığın çözümü bakımından önemli oladığı, önemli olan burada akdedilen sözleşme sonucunda FSEK anlamında bir eserin meydana gelip gelmediği daha sonrasında ise bu esere ilişkin bir ihlalin gerçekleşip gerçekleşmediği, sözleşme sonucunda bir eser meydana getirilmişse bu esere ilişkin fikri hak ihlalinin yapılmaması için davalıların sözleşmenin tarafı olmaları gerekmediği, davacıların eserden doğan fikri hakları onlara bir kişisel hak değil mutlak hak bahşettiği ve bu hakkın ihlal edilebilmesi için de davalıların sözleşmenin tarafı olup olmaması, murisin hak ve borçlarının onlara intikal edip etmemesinin önem taşımadığı, haksız fiil niteliğinde olan ihlal doğrudan üçüncü kişiler yani davalılar tarafından da yapılabileceği, anonim şirketlerde sınırlı sorumluluk ilkesinin geçerli olduğu ve bu kapsamda şirketin borçlarından dolayı doğrudan ortaklara veya şirket yöneticilerine başvurulabilmesinin mümkün olmadığı, ortaklık malvarlığının sahibi olan tüzel kişi aktif ve pasif dava ehliyetine de sahip olduğu, tüzel kişilere ilişkin haklarda, davalı sıfatı tüzel kişiliğe ait olduğu, tüzel kişinin ortakları (veya üyeleri) veya idarecisi olan gerçek kişilere karşı dava açılamayacağı, fakat bu açıklamaların şirketin bir sözleşme ilişkisinin tarafı olduğu durumlar için geçerli olduğu, haksız fiile ilişkin durumlarda bu fiili gerçekleştiren kişilerin doğrudan, şahsi olarak sorumlu olduğu,haksız fiilden şirket ve organın müteselsil olarak sorumlu oldukları, şirketin tasfiye edilmek suretiyle sicilden silinmiş olması da şirketi temsil ederken haksız fiil işleyen kimselerin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, şirket faaliyetine devam ederken şahsi olarak sorumlu olan temsilci ve yöneticiler tasfiyeden sonra da haksız fiile ilişkin zamanaşımı süresi içinde sorumlu olmaya devam edecekleri, bu bakımdan somut olayda ... A.Ş.'nin tasfiye edilerek sicilden silinmiş olması, şirket temsilci ve yöneticilerinin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacacağı, anonim şirketlerde şirket temsilcileriyle birlikte yönetim kurulu üyelerinin de haksız fiilden dolayı şirketle birlikte sorumlu tutulması gerektiği, ihlal teşkil eden söz konusu haksız fiilin yapılması da bu kimseler aracılığıyla gerçekleştirildiği, ihlal tadilat projesi yapılması amacıyla mimar ... ile bir sözleşmenin yapılması sonucunda gerçekleştiği, bu bakımdan sözleşme, şirketi temsilen kim tarafından yapılmışsa fikri hak ihlalinin de bu kimselerce yapıldığı sonucuna varılacak ve bu kimselere husumet yöneltilmesinin mümkün olacağı, haksız fiil tarihi itibarı ile tecavüzün sürdüğü dönemde, davalılardan ... ve ...'ın şirketin temsilcisi olarak diğer davalı ... ...'ın şirket yönetim kurulu üyesi olarak meydana gelen haksız fiilden sorumlu oldukları anlaşılmakla eser sahibinden izinsiz olarak projede yapılan değişiklik nedeniyle bilirkişilerce hesaplanan ve ıslahla talep edilen 25.535,55 TL'nın haksız fiil tarihinden (ruhsat verilme tarihinden) itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte kararı temyiz eden davalılar ile mahkemenin önceki kararını temyiz etmeyerek hakkında kararın kesinleşen ...'den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar ..., ... (...) ve ... vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalılar ..., ... (...) ve ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.820,53 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılar ..., ... (...) ve ...'dan alınmasına, 22/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara