Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2113 Esas 2022/6166 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2113
Karar No: 2022/6166
Karar Tarihi: 22.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2113 Esas 2022/6166 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/2113 E.  ,  2022/6166 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 10.05.2019 tarih ve 2017/281 E. - 2019/314 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 14.12.2020 tarih ve 2019/2269 E. - 2020/1627 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin Alanya ilçesinde estetik cerrah olarak çalıştığını, bu faaliyeti ile ilgili olarak "ALANYA ESTETİK" ismini 27/07/2015 tarih 2015/62409 numarası ile 10 yıl süre ile TPMK Marka Tescil Belgesi ile adına tescil ettirip, faaliyetini bu marka ile sürdürdüğünü, estetik cerrah olarak Alanya ilçesinde tanınmış biri olduğunu, davalının da Alanya ilçesine yeni gelen henüz kendisini tanıtmaya çalışan bir doktor olup davacıya ait markayı kullanmaya başladığı ve bu yolla kısa sürede müşteri kitlesi edinmeye çalıştığını, davalının davacıya ait markasının aynısı fakat bir harf değişikliği yaparak ‘‘ALANYA ESTETİC’’ ismini kullanarak faaliyete başladığını ve davacının tanınmışlığından bu yolla faydalanmaya çalıştığını, davalının bu şekilde www.alanyaestetic.com internet adresini kullanıp, basılı broşürleri ile ofis tabelasını da bu isme yer verdiğini, bu derece fazla olan isim benzerliğinin standart bir tüketiciyi yanıltacağı ve haksız rekabet koşullarını ortaya çıkartacağını, davalının internet arama motorlarında da bu ismi kullanarak kendisine haksız bir avantaj sağlamaya çalıştığını, ‘‘alanyaestetic’’markasını kullanan davalının iltibas yaratmak yolu ile haksız rekabet oluşturarak haksız kazanç sağladığını ve müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu ileri sürerek "alanya estetic" markasının davalıya ait Saray Mah. Atatürk Cad. No:56/5 Alanya adresindeki işyerinde tabela ve broşürlerde kullanılmasının, www.alanyaestetic.com internet sitesinde bu ismin kullanılmasının davalıya ait her türlü evrak fatura ve broşürlerde, basın yayın organlarında, internet ortamında, firmaya ait araç gereçlerde ve motorlu taşıtlarda kullanımının men'ine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 02.05.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde dava değeri olarak 50.000,00 TL yazılıp, nispi harcı yatırıldığı halde talep sonucu bölümünde 50.000,00 TL manevi tazminat talep edildiğinin sehven unutulduğunu, bu nedenle dava dilekçesindeki manevi tazminat talebiyle ilgili bölümü ıslah ettiklerini, dava dilekçesinin talep konusu bölümünde mevcut olan fakat talep sonucunda mevcut olmayan 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan dava tarihi itibari ile işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini, talep sonucuna eklenmesi konusunda beyanlarını ıslah ettiklerini belirtmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin markasını kullanarak ticari faaliyette bulunmadığını, iltibas tehlikesi bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davalı tarafın alanya estetic ibaresini kullandığı, davalı tarafın alanya estetic ibaresinin tescil başvurusunun TPMK tarafından reddedildiği, verilen her iki hizmetin de aynı ve ilişkili hizmetler olduğu, tüketicilerin birbirlerine benzediği için karışıklık yaratacağı, 6769 sayılı SMK'nın 29. maddesine aykırı olduğu belirtilerek dosyaya sunulan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, davalının kullanmış olduğu markanın davacının kullanmış olduğu markaya tecavüz oluşturduğu, benzer markalar olduğu, ayırt edici unsurun olmadığı, bu vb sebeplerle davalının eylemlerinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunun tespitine, www.alanyaestetic.com. adının kullanılmasının durdurulmasına, tarafların sosyo ekonomik durumları, kusurları, eylemin niteliği, ağırlığı gibi hususlar değerlendirildiğinde 15.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne davacı tarafın tescilli " Alanya Estetik" ibareli markasına yönelik davalının eylemlerinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunun tespitine, davalının kullanmış olduğu " www.alanyaestetic.com." alan adının kullanılmasının durdurulmasına, davalının " alanyaestetic" ibaresini taşıyan hertürlü ürün, ambalaj, broşür, afiş, katalog, tabela, firmaya ait araç gereç, motorlu taşıtlar, basın yayın organları kullanmasının durdurulmasına, davacı tarafın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, tarafların Alanya ilçesinde estetik cerrah olarak faaliyet gösterdikleri, davacının Alanya Estetik markasının 27/07/2015 tarihinden itibaren 10 yıl süreyle tescil ettirdiği, davalının "alanya estetic" marka başvuru talebinin TPMK tarafından davacının tescilli markası ile ayırt edilemeyecek şekilde benzer ibarelerden oluştuğu gerekçesiyle reddedildiği, 6769 sayılı SMK'nın 29. maddesine göre; davalının kullandığı "alanya estetic" isminin davacının tescilli markasıyla ayırt edilemeyecek şekilde benzer olması nedeniyle davacının marka hakkına tecavüz oluşturduğu, bu nedenle mahkemenin benzer gerekçeyle davanın kabulüne karar vermesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davalı vekilinin bu yöne ilişen istinaf taleplerinin yerinde olmadığı, davalı vekili mahkeme kararının gerekçeli olmadığını, manevi tazminata hükmedilmesinin ölçütü ve kriterinin bulunmadığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmüş ise de; İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararında bilirkişi raporunda atıf yapılması mahkeme kararında gerekçe olmadığını göstermeyeceği gibi mahkeme kararında gerekçenin bulunduğu, yine manevi tazminata hükmedilmesine ilişkin de gerekçe yazıldığı anlaşılmakla davalı vekilinin bu yönlere ilişkin ve tüm istinaf taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 768,35 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara