Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1849 Esas 2022/6334 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1849
Karar No: 2022/6334
Karar Tarihi: 27.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1849 Esas 2022/6334 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/1849 E.  ,  2022/6334 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 24. HUKUK DAİRESİ



    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 19.09.2019 tarih ve 2014/1541 E- 2019/628 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin kısmen kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi'nce verilen 27.10.2020 tarih ve 2020/521 E- 2020/846 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:x
    Davacı vekili, taraflar arasında dava dışı belediyeye ait taşınmazın müştereken satın alınması hususunda 21/06/2010 tarihinde "Satış Vaadi Akdi" adı altında sözleşme imzalandığını, sözleşmeye göre davalı şirketin dava dışı belediyeye ait taşınmazı ihaleye girerek satın alacağı ve taşınmazın %60 hissesinin davacıya devredileceğinin kararlaştırıldığını, sözleşme gereğince davacının 4.860.000,00 TL'yi davalının hesabına gönderdiğini, davalının 20/07/2010 tarihinde söz konusu taşınmazın % 40' ını kendi adına, %60'ını davacı adına olmak kaydıyla tamamını tapu ile satın aldığını, davalının taşınmazı 29/08/2012 tarihinde tapuda davacıya %60 hissesini devrettiğini, davalı şirketin taşınmazın %60'lık hissesini davacı şirkete devretmeden önce işgalci 3. kişi aleyhine açılan müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil davalarına ilişkin olarak davalı şirket çalışanına harç ve masraf ödemesi yapıldığını belirterek işgal eden 3. kişiden, müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil davası neticesinde ecrimisil bedelleri tahsil etmesine rağmen davacının hissesine düşen ecrimisil bedelini ödemediğini, ayrıca tahsil edilen ecrimisilin %60 payı ile ödenen mahkeme harç ve masraflarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile alacağın % 20'si oranında icra inkâr tazminatına bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın dayanağı olan 21/06/2010 tarihli satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, bu sözleşmeye göre davacının herhangi bir hak talep etme imkanı bulunmadığını davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 21.06.2010 tarihli satış vaadi akdi yapıldığı ve bu sözleşmenin içeriği hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, sözleşme gereği 4.860.000,00 TL tutarın 30.06.2010 tarihinde davacı tarafından davalıya ödendiği, davalının taşınmazın tamamını önce 20.07.2010 tarihinde belediyeden satın alıp bilahare % 60 hisseye tekabül eden payı 29.08.2012 tarihinde davacıya 4.866.000,00 TL bedelle satmış, tapuda satış ve tescil işlemleri aynı tarih ve 36640 yevmiye numarasıyla gerçekleşmiş olduğu, Noterlik Kanunu'nun 60/3 ve 89. maddeleri gereğince taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin geçerli olabilmesi için noterlerde düzenlenmelerinin zorunlu olduğu, geçersiz de olsa satış vaadi sözleşmesi hükümlerine uygun olarak sözleşmede belirtilen süre içinde, yani 2013 yılının sonuna kadar devam eden süreçte, 29.08.2012 tarihi itibarıyla öngörülen taşınmaz hisse devri zaten gerçekleştirildiğinden satış vaadi sözleşmesinin geçerli olmadığı iddiası nazara alınmamış, davacı tarafça davalının açtığı davada taraflarınca verilen harcın da talep edildiği belirtilmiş ise de; takip talebinde sadece ecrimisil istendiği, yine 28/11/2018 tarihli celsede "bizim icra takibindeki talep ettiğimiz tutar tüm ecrimisil bedellerinin %60'ına denk gelen kısımdır, takip tarihine kadar işlemiş faiz talebimiz de yoktur" şeklinde beyanda bulunulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna başvuruda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, taraflar arasında imzalanan 21/06/2016 tarihinde "Satış Vaad Akdi" başlıklı sözleşmede, davalı şirket tarafından satın alınan ve sözleşmede belirlenen hisseler oranında taraflara ait olacağı kararlaştırılan taşınmazdan elde edilen yararların (eldeki davada ecrimisil) hissesi oranında davacıya ait olacağına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı ve davacı şirket tarafından davalı şirket çalışanına 09/05/2011 tarihli belge ile ecrimisil davaları yönünden mahkeme harç ve masraflarına ilişkin yapılan 72.324,00 TL ödemenin davacıya iadesine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davacının davasının kısmen kabulüyle icra takip dosyasına davalının yaptığı itirazın kısmen kabulüne, 72.324,00 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine ve hükmolunan alacak tutarı 72.324,00 TL'nin % 20'si olan 14.464,00 TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Taraflar arasında düzenlenen, 21.06.2010 tanzim tarihli, satıcısı davalı, alıcısı davacı olan “satış vaad akdi” başlıklı sözleşme ile mülkiyeti Yenimahalle Belediyesi’ne ait taşınmazın %60 hissesi davacıya ait olmak üzere davalı tarafından satın alınarak adına tescil ettirilmesi, tarafların payları oranında tüm giderlere katılması ve 2013 yılı sonuna kadar davacının talep edeceği her tarihte davalının taşınmazı davacıya temlik etmesi vaad edilmiştir.
    Sözleşme hükümleri taraflarınca ifa edilerek taşınmaz ihale sonucu davalı tarafından Yenimahalle Belediyesi’nden satın alınarak 20.07.2010 tarihinde tamamı adına tescil edilmiş, davalı taşınmazın 1706/2843 payını 29.08.2012 tarihinde davacıya, 21.06.2010 tarihli sözleşme gereğince devretmiştir.
    Davalı, Belediyeden taşınmazın tamamını temellük ettikten sonra Belediye aleyhine ecrimisil davası açmış olup, davalı lehine taşınmazın tüm ecrimisil bedeline mahkemece hükmedilmiştir.
    Mahkemece 21.06.2010 tarihli, taraflarınca da ifa edilen sözleşmeye göre taşınmazın %60 payı davacıya ait olduğu kabul edildiğine göre, bu paya isabet eden ve davalı tarafından tahsil edilen ecrimisil bedelinin de davacıya ait olduğunun kabulü gerekir Aksi halde davalı bu pay oranında tahsil ettiği ecrimisil kadar haksız zenginleşmiş olacaktır.
    Bu halde, davalının Yenimahalle Belediyesi’nden tahsil ettiği ecrimisilin, %60 payının davacıya ait olduğunun kabulü ile hüküm tesisi gerekirken, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davacının ecrimisilden kaynaklanan alacak isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    2- Davalının temyizine gelince; Bölge Adliye Mahkemesince hükmolunan 72.324,00 TL ecrimisil davası için davacı tarafından ödenen harç olup icra takibine konu edilmediğinin 29/11/2018 tarihli 14. celsede davacı vekilince beyan edilmesine rağmen bu miktar asıl alacak üzerinden davanın kabulü ile itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı yararına (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı yararına BOZULMASINA, HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden taraflara iadesine, 27.09.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara