23. Hukuk Dairesi 2012/1818 E. , 2012/3301 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin 973 nolu üyesi olduğunu ve davalı tarafa karşı tüm akçalı yükümlülüklerini yerine getirdiği halde kendisine tahsis edilmesi gereken dairenin mevcut olmadığını, davalı kooperatifin iflas aşamasında olduğunu ileri sürerek müvekkiline tahsis olunacak dairenin var olup olmadığının, tahsisi mümkün daire varsa hangi dairenin tahsis edileceğinin tespiti ile davacıya tahsis edilecek daire bulunmadığı takdirde güncel değer üzerinden ödediği 122.500,00 TL aidat miktarının davalıdan faiziyle beraber tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı yönünden iflasın ertelenmesi talebiyle aynı mahkemeye açılan 2008/45 Esas sayılı dosyanın bekletici mesele yapılmasını, işbölümü itirazında bulunduklarını ve açılan davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne dair verilen hüküm davalı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 22.07.2011 günlü ilamı ile “dosya arasında mevcut bulunan 28.02.2008 tarihli üyeliğe müracaat ve 20.02.2008 tarihli üyeliğe kabul kararında davacının kooperatif üyesi olduğu ve kendisine D Blok 9 nolu dairenin tahsis edildiği anlaşıldığından bu yön üzerinde durularak dava tarihi itibariyle davacının davayı açmakta hukuki yararı olup olmadığının mahkemece tartışılmaması ve talep açılarak 130.000,00 TL ödemesi olduğunun tespitine karar verilmesinin doğru olmadığı” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılama sonunda davacının 28.02.2008 tarihli üyeliğe müracaat ve 20.02.2008 tarihli üyeliğe kabul kararında davacının kooperatif üyesi olduğu, kendisine D blok 9 nolu dairenin tahsis edildiği, bu nedenle dava açmasında hukuki menfaati bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.