Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3743 Esas 2022/6403 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3743
Karar No: 2022/6403
Karar Tarihi: 28.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3743 Esas 2022/6403 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada, taraf olan asıl davalı-karşı davacı vekili, sözleşmelerin eksik yerine getirildiğini iddia ederek davanın reddini talep etmiştir. Asıl davacı vekili ise davalının ödeme yapmadığını savunarak haklı olduğunu belirtmiştir. Mahkeme, takibe konu olan faturanın bedeli ile iade faturası bedeli dikkate alındığında davacının davalıya mal teslim ettiği tutarın 135.497,96 TL olduğunu kabul etmiş ve davalının bu tutardan sadece 100.000,00 TL ödediğini tespit etmiştir. Karşı davanın kısmen kabul edilen mahkeme kararı sonucunda, takip işleminin devam etmesine ve davalı-karşı davacının ödeme yapmaması sebebiyle %20 tazminata hükmedilmiştir.
Kanun Maddeleri: Asıl davalı karşı davacı vekili tarafından ileri sürülen dava konusu iddialar, Borçlar Kanunu'nun 114. maddesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 2. maddesi uyarınca incelenmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2021/3743 E.  ,  2022/6403 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 04.03.2021 tarih ve 2019/40 E. - 2021/151 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının davalıya inşaat malzemesi sattığını, davalının 235.373,30 TL bedelli faturanın sadece 100.000,00 TL'sini ödediğini, bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve %20 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davalı-karşı davacı vekili, taraflar arasında mal alım-satım sözleşmesi ve daire satış sözleşmesi imzalandığını, davacının edimini eksik yerine getirdiğini, teslim edilen malların bedelinin ödendiğini, teslim edilmeyen mallara ilişkin iade faturası düzenlendiğini ve sözleşmenin feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiş; karşı davada; alım-satım sözleşmesinin 6. maddesinden kaynaklı 20.000,00 TL cezai şart ile daire satış sözleşmesinin 7.1. maddesinden kaynaklı 9.500,00 TL cezai tazminatın sözleşme tarihi olan 26.07.2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini tazminat talep etmiştir.
    Davacı vekili, davalının karşı davasının reddini istemiştir.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, takibe konu fatura (235.373,30) bedeli ile iade faturası bedeli (99.875,34 TL) dikkate alındığında davacı karşı davalının 235.373,30 - 99.375,34 = 135.497,96 TL tutarında mal teslim edildiğini kabul etmesi gerektiği, davalı karşı davacının bu faturaya istinaden 100.000,00 TL tutarında ödeme yaptığı, davalının bu faturadan kaynaklı 135.497,96 - 100.000,00 = 35.497,96 TL tutarında borçlu olduğu, davalı karşı davacının takipten önce temerrüde düşürüldüğünün usulünce ispatlanamadığı, işlemiş faiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği, davalı-karşı davacının takibe itirazının yerinde olmadığı, alacağın likit olduğu, davaya konu takibin kötüniyetli olduğunun kabul edilmesinin mümkün olmadığı, karşı davada, davalı karşı davacı, davacı-karşı davalının 26/07/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklı edim yükümlülüğünü yerine getirmediğini iddia ederek sözleşmenin 6. maddesiyle kararlaştırılan 20.000,00 TL tutarındaki cezai şart alacağının tahsilini istediği, davacı-karşı davalının sözleşmeden doğan edim yükümlülüğünü gönderilen ihtarnameye rağmen yerine getirmediği, karşı davada ayrıca daire satış sözleşmesinin 7.1. maddesinden kaynaklanan cezai şart alacağının da tahsilini istediği ancak geçersiz sözleşme uyarınca cezai şart talep edilmesinin mümkün olmadığı, taraflar arasında imzalanan daire satış sözleşmesinin geçersiz olması karşısında cezai şartın da geçersiz olduğu kabul edildiği gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile ile Konya 6. İcra Müdürlüğü'nün 2012/12224 E sayılı takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 35.497,96 TL asıl alacağın davalıdan tahsili yönüyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, 35.497,96 TL'nın % 20'si oranında hesaplanan 7.099,59 TL icra inkar tazminatının davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, davalı-karşı davacının tazminat talebinin reddine, karşı davanın kısmen kabulü ile 20.000,00 TL'nın 14/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
    Kararı davalı-karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, temyiz edenin sıfatına ve temyiz nedenlerine göre, davalı-karşı davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı karşı davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.840,04 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı - karşı davacıdan alınmasına, 28/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara