Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1694 Esas 2022/6380 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1694
Karar No: 2022/6380
Karar Tarihi: 28.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1694 Esas 2022/6380 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/1694 E.  ,  2022/6380 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 05.03.2019 tarih ve 2019/38 E- 2019/82 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 10.12.2020 tarih ve 2019/716 E- 2020/1099 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı Altunkaya İnş. Nak. Gıda Tic. A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin 2015/67950 numaralı "ARMO" ibaresinin 07, 08, 09, 11, 37, 39, 40, 42. sınıflarda tescili için marka başvurusunda bulunduğunu, davalı şirketin “ARİMO" ibareli markalarını mesnet göstererek yaptığı itirazın, davalı TPMK'nın 2016-M-10288 sayılı YİDK kararı ile nihai olarak kabul edilerek başvuru kapsamından bir kısım mal ve hizmetlerin çıkarılmasına karar verildiğini, oysa davalı şirketin esas itibariyle nakliye işi yapan ve bazı belirli gıdalar (yağ, kahve gibi) alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müvekkilinin faaliyet gösterdiği endüstriyel inşaat ve arıtma sektöründe herhangi bir faaliyetinin bulunmadığını, dolayısıyla tarafların farklı tüketici kitlelerine hitap ettiğini, markalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, markalar arasında 556 sayılı KHK 8/1-b uyarınca benzerliğin bulunmadığını, ileri sürerek, davalı TPMK YİDK.'in 2016-M-10288 sayılı kararının iptali ile marka başvurusunun müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı şirket vekili, müvekkil şirketin “süper arimo”, “süper arima+şekil”, “arimo” ve “arimo+şekil” markaları ile davacı tarafından yapılan başvurudaki “armo” markasının ayırt edilmeyecek derecede benzer olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının marka tescil başvurusunun 07, 08, 09, 11, 37, 39, 40, 42. sınıflarda yapıldığı, davalı kurum tarafından diğer davalı şirketin itirazı sonucunda 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi uyarınca başvurunun kısmen reddedildiği ve 07, 09, 11 ve 37. sınıf mal ve hizmetlerin başvuru kapsamından çıkarıldığı, taraf markalarının kullanılacakları dava konusu 7, 9, 11 ve 37. sınıfta yer alan mal ve hizmetler açısından bir bütün olarak bıraktıkları intiba bakımından, iltibas tehlikesi içermesi nedeniyle, taraf markalarının 556 sayılı KHK’nın 8/1-b bendi anlamında iltibasa yol açacak kadar benzer oldukları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi'nce; her ne kadar mahkemece gerekçeli kararda redde mesnet markalar belirtilirken, YİDK kararında başvuru ile benzer görülmeyen 2011/12925 ve 2004/14157 sayılı olanların da bildirilmesi doğru değilse de, redde mesnet 2013/09574 ve 2004/23010 numaralı diğer iki markanın davacının marka tescil başvurunu ile ibareler yönünden benzer olduğu gibi, başvuru kapsamından çıkarılan dava konusu mal ve hizmetlerin, anılan iki markanın kapsamında da aynen yer aldığı, bu durum karşısında mahkemece yapılan yukarıda anılan yanlışlığın sonuca bir etkisinin olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve davalı Altunkaya...Tic.A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ve davalı Altunkaya İnş. Nak. Gıda Tic. A.Ş. vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı ve davalı Altunkaya İnş. Nak. Gıda Tic. A.Ş.'den ayrı ayrı alınmasına, 28/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara