Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1480 Esas 2012/3226 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1480
Karar No: 2012/3226
Karar Tarihi: 02.05.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1480 Esas 2012/3226 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/1480 E.  ,  2012/3226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki yönetim kurulu ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm davalı kooperatif ve ... vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
    Temyize konu karar, niteliği gereği duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacılar vekili asıl davada, kendisinin ve müvekkillerinin davalı kooperatifin üyesi olduklarını, borçları olmamasına rağmen parasal yükümlülüklerini yerine getirmediklerinden bahisle yönetim kurulu tarafından haklarında üyelikten ihraç kararı verildiğini, bu karara karşı ilk yapılacak genel kurulda görüşülmek üzere itiraz ettiklerini, yapılan ilk ve 19.03.2006 tarihli genel kurul toplantısında bu konunun gündeme alınmayarak görüşülmediğini, ihraç kararlarının kesinleşmemiş olmasına rağmen kendi yerlerine yeni üyelerin alındığını, genel kurula davet edilmediklerini, yaptıkları ödemelerin kayıtlara eksik geçirildiğini ileri sürerek, 19.03.2006 tarihli genel kurulda alınan kararların mutlak butlanla batıl olduğunun tespitine, bu taleplerinin kabul edilmemesi durumunda kooperatife yapılan ödemelerin tespiti ile aidatların istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacılar vekili birleşen davada, asıl davada belirtildiği şekilde yönetim kurulu tarafından haksız
    Olarak üyelikten ihraçlarına karar verildiğini, ihtarnamelerin ve çıkma kararının kendilerine tebliğ edilmediğini, ihraç kararının 19.03.2006 tarihli genel kurulda görüşülmediğini başka bir dosya kapsamında öğrendiklerini ileri sürerek, üye olduklarının tespitine, üyelikten ihraç kararının iptaline, kooperatife yapılan ödemelerin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş; yargılama aşamasında asıl davadaki terditli taleplerini ve birleşen davadaki üyelikten ihraç kararının iptali dışındaki taleplerini atiye bıraktıklarını belirtmiştir.
    Davalı kooperatif vekili, iddiaların doğru olmadığını, ihtarnamelerin usulüne uygun düzenlendiğini ve davacılara tebliğ edildiğini, davanın üç aylık hak düşürücü sürede açılmadığını, ihraç kararının genel kurulda görüşülerek kabul edildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ..., iddiaların doğru olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar Davut ve ...’ya dava dilekçeleri tebliğ edilmiş, davalılar davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davacılar yerine yeni üye alınmadığı, davacıların genel kurula çağrılmamış olmalarının alınmış olan kararların batıl sayılmasını gerektirmeyeceği, davacılara gönderilen ihtarnamelerin usulüne uygun olmadığı, bir kısım davacılara ihtarnamelerin ve ihraç kararlarının tebliğ edilmediği gerekçeleriyle, asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile ihraç kararlarının iptaline, atiye bırakılan talepler açısından karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davadaki diğer davalılar açısından davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, birleşen dava yönünden davalı kooperatif ve ... vekili temyiz etmiştir.
    1) Dava, parasal yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle yönetim kurulu tarafından verilmiş üyelikten ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Temyiz istemine konu ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/631 E. 2007/822 K. sayılı birleşen dava dosyasındaki davacılar vekilinin Av.... olduğu, birleştirme kararı sonrasında ilk olarak asıl dava dosyasındaki 19.06.2008 tarihli duruşmanın bu vekile tebliğ edildiği, yargılamanın devamı sırasında birleşen dosya davacıları adına Av.....’a 05.02.2009 tarihinde yetki belgesi verildiği, aynı tarihli duruşmaya söz konusu yetkili avukatın katıldığı, takip eden duruşmalara birleşen dava davacılarının veya onları temsilen hiçbir vekilin katılmadığı, Av. ...’ın 03.04.2008 tarihli on bir kişiden oluşan asıl dava davacıları adına verdiği yetki belgesine istinaden Av....’in 13.04.2009 tarihli duruşmaya katıldığı, ancak Av....’ın asaleten Av. ....’e verdiği usulüne uygun olarak düzenlenmiş vekaletnamenin bulunmadığı, dolayısıyla davacı ...’ın Avukatlık Kanunu’nun 56. maddesinin 5. fıkrası gereğince avukat sıfatına istinaden verdiği yetki belgesi kapsamında davada adı geçen avukat tarafından temsil edilmesinin mümkün olmadığı, aynı şekilde Av. ...’ın birleşen dava davacılarının birleşen dava kapsamında vekili olmadığı görülmüştür. Bu durumda mahkemece (HUMK"un 59.,60.,65.,67.,) HMK"nın 71.,72.,76/1. ve 77/1. maddeleri dikkate alınmak suretiyle oturuma katılan ve birleşen dosyada davacılar vekili olduğunu bildiren vekile vekaletnamesini sunması için mehil verilmesi ve bunun sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken vekil sıfatıyla hareket eden vekilin vekaletnamesi olmadığı fark edilmeden davaya bakılması ve hükmün kurulması yerinde olmadığından öncelikle kooperatif vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmüştür.
    2) Davadaki talepler itibariyle davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı dikkate alınarak Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi uyarınca her bir davacı için ayrı ayrı başvurma harcı alınmaması doğru olmamıştır.
    3) Bozma nedenine göre, davalı kooperatif vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    4) Dosya içerisinde mevcut 24.02.2010 tarihli Av...."e verilmiş olan vekaletname, davalı ... temsilen yönetim kurulu başkanı sıfatıyla diğer davalı ... ve dava dışı yönetim kurulu üyesi tarafından verilmiş olup, davalı ..."ın adı geçen avukata şahsi olarak vermiş olduğu vekaletnamesi bulunmadığı gibi, adı geçen davalı aleyhine kurulmuş bir hüküm de bulunmadığından Av. ...."in 19.07.2010 tarihli temyiz dilekçesinde kararı davalı kooperatif ile birlikte temyiz eden davalı ..."ın temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1, 2 ) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı kooperatif yararına, BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı kooperatif vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."ın temyiz isteminin reddine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara