Esas No: 2012/1812
Karar No: 2012/3205
Karar Tarihi: 30.04.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1812 Esas 2012/3205 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatif tarafından davacı aleyhine yapılan icra takibine dayanak müşterek ve müteselsil borç senedindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, bu senetten dolayı davalıya borçlu olunmadığının tesbitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takibe konu alacağın miktarının 10.800,00 TL olduğunu, bu durumda davanın Asliye Hukuk Mahkemesi"nde bakılması gerektiğini, kaldı ki davacının açtığı itirazın iptali davasının da reddolunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı kooperatif tarafından davacı aleyhine yapılan icra takibine dayanak olan 09.02.2000 tarih ve 4594 sayılı müşterek ve müteselsil borç senedindeki imzanın davacıya ait olmadığı gibi davacının davalıdan kredi aldığının da ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı,davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Davalı kooperatif tarafından davacı aleyhine 10.800,00 TL asıl alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davacı tarafça 2.000,00 TL değer gösterilerek menfi tesbit davası açıldığı ve mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Menfi tesbit davasına konu icra takibinde alacak miktarı 10.800,00 TL olduğuna göre, mahkemece davacı tarafa işbu menfi tesbit davasını icra takibinin 2.000,00 TL lik kısmına mı, yoksa takibin tamamına mı hasrettiği hususunun açıklattırılması, şayet davacı tarafın talebi alacağın tamamına yönelik ise Harçlar Kanunu"nun 28 ve devamı maddelerince eksik harcın tamamlattırılması ve buna göre de görev hususunun düşünülmesi, şayet davacı menfi tesbit davasını alacağın 2.000,00 TL lik kısmına hasreder ise taleple bağlılık ilkesi nazara alınarak buna göre hüküm tesisi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 30.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.