Esas No: 2021/2667
Karar No: 2022/6521
Karar Tarihi: 03.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2667 Esas 2022/6521 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/2667 E. , 2022/6521 K.Özet:
Davacı, 5 yıl boyunca Güneydoğu'da görev yaptığını yazdığı \"Kovan\" isimli kitabının \"Dağ 2\" filminde kullanıldığını, bu nedenle manevi değerlerinin yaralandığını, mali haklarının ihlal edildiğini, kişilik haklarının da ihlal edildiğini belirterek 1.000 TL maddi tazminat ve 50.000 TL manevi tazminat talep etmiş. İlk derece mahkemesi davayı reddetti. Davacı vekili ise istinaf başvurusunda bulundu. Bölge adliye mahkemesi de davayı reddetti. Davacı vekili bu karara karşı temyiz başvurusunda bulununca Yargıtay, yapılan yargılama ve saptanan uyuşmazlık bakımından isabetsizlik olmadığına karar vererek Bölge adliye mahkemesinin kararının onanmasına karar verdi.
FSEK m.68, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak tazminat isteme hakkını, FSEK m.70/1, yapıtın çoğaltılması nedeniyle manevi zarar ziyanının tazmin edilmesini belirliyor. TBK m.58 ise kişilik hakkı ihlalinde kişinin kişilik haklarının korunması için tazminat isteme hakkını düzenliyor.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 11.02.2019 tarih ve 2017/309 E- 2019/144 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 21.01.2021 tarih ve 2019/861 E- 2021/21 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının 5 yıl boyunca Güneydoğu'da görev yaptığını ve bu sürede yaşadıklarını yazdığı "Kovan" isimli kitabının 16/02/2015 tarihinde Yakın Plan Yayınevi tarafından basılarak piyasaya sürüldüğünü, bu eserin uzun süreli ciddi bir çalışma olduğunu, ancak Türkiye'de 04/11/2016 tarihinde vizyona giren ve davalı tarafından yapımcılığı üstlenilen Dağ 2 filminin müvekkilinin eserinden esinlenerek yazılıp, kurgulanıp, piyasaya sürüldüğünü, film ile kitap arasında bariz benzerliklerin olduğunu, bu nedenle davacının manevi değerlerinin yaralandığını, eser sahibi olan davacının mali haklarının da ihlal edildiğini, bu nedenle FSEK m.68 uyarınca fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak, üç katı tazminat taleplerine karşılık şimdilik 1.000.-TL maddi tazminatın ve FSEK m. 70/1 uyarınca ihlal edilen manevi haklarına karşılık 50.000.-TL manevi tazminatın yayım tarihinden itibaren başlayacak reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, müvekkilinin ayrıca kişilik hakkının da ihlal edilmesi sebebiyle TBK m.58 hükmüne dayanılarak 30.000.-TL manevi tazminatın yayım tarihinden itibaren başlayacak reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kitabının 2015 yılı Şubat ayında basıldığını, halbuki Dağ II filmindeki başrollerinin tamamının 2011 yılında tasarlandığını ve 2012 yılında bu karakterlerin serinin ilk filmi "DAĞ" eserinde aleniyet kazandıklarını, senaryonun özgünlüğünün hiçbir ihtilafa konu olmadığını, "DAĞ II" eserinin kurgu ve karakterlerinin farklı olduğunu, kitap ve film arasında hiçbir benzerlik bulunmadığını, DAĞ II filminin davacının kitabından hiçbir şekilde esinlenmediğini, haksız kazanç elde etmiş olduğu iddiasının tamamen gerçeğe aykırı olduğunu, elde edilen menfaatlerin veya kârın davacı ile paylaşılmasının söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, yapılan karşılaştırmada öykülerin gelişi ve kurgulamanın farklı olduğu, intihal olmadığının sabit olduğu, alınan raporda aradaki farklılıkların neler olduğunun ayrıntılı olarak açıklandığı, var olan az sayıda benzerliğin ise operasyonların sınır dışında olması ve gizli görevler olarak icra edilmesi nedeniyle doğal olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve tarafların eserlerinin kurgulaması, karakterleri, olayların akışı, öykülerinin gelişim biçimleri, bunların ifade ediliş şekilleri ve genel olarak kullanılan dillerdeki farklılıklar itibariyle birbirinden farklı bulunduklarının, dolayısıyla intihal veya iktibas olarak nitelendirilebilecek bir benzerliğin olmadığının, mahkemece görüşüne başvurulan uzman bilirkişi heyet incelemesi ile sabit olduğu, terörle mücadele eden ekip sayılarının aynı olmasının ve her iki eserde de vatan sevgisi ve yurt korunması temalarındaki var olan az sayıdaki benzerliğin de genel geçer anonim unsurlar olup, kamuya mal olmuş bu türden unsurların tek başına telif hakkının koruma kapsamında bulunmadığı, korumanın bu unsurların ifade ediliş biçimindeki hususiyete ilişkin olduğu gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.