Esas No: 2012/363
Karar No: 2012/3146
Karar Tarihi: 26.04.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/363 Esas 2012/3146 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı şirket hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına davalı ... hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine, tescil istemine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına, davalı kooperatif hakkındaki tazminat davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilip, temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar, davalı kooperatifin üyesi olduklarını ve D 2 blok 24 numaralı dairenin kendilerine tahsis edildiğini, dairenin eksikliklerinin giderilmesi için 8.000,00 TL harcama yaptıklarını, bilahare kendilerine tahsis edilen taşınmazın davalı ... adına kayıtlı olduğunu öğrendiklerini ileri sürerek, dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan kaydının iptali ile kendileri adına tesciline, bu mümkün olmazsa taşınmaz değeri olan 77.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişler, davacılar vekili 11.03.2005 tarihli ıslah dilekçesi ile müvekkillerinin, bedelini ödeyerek taşınmazı davalı ..."dan geri aldıklarını iddia ederek, kooperatifin davacılara vermeyi taahhüt ettiği taşınmaz bedeli olan 85.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren temerrüt faizi ile davalı kooperatiften tahsilini talep etmiştir.
Davalı Kooperatif vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu, yapılan ihtara rağmen davacılara tahsis edilen taşınmazın, davalı şirket tarafından devredildiğini, yüklenici şirket hakkında açtıkları tazminat davasının derdest olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin davacıların peşin ödemeli ortak olarak kabullerine ilişkin genel kurul kararı bulunup bulunmadığının araştırılmasına yönelik bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonrasında, davalı ... hakkında açılan davadan feragat edildiği, davalı şirket hakkındaki davanın takip edilmediği, tescil davasının konusunun kalmadığı, davacıların kooperatif üyeliklerini devretmeleri nedeniyle dava ehliyetini yitirdikleri, 06.01.2006 tarihli protokolün 6"ncı maddesinde davalı kooperatifi ibra ettiklerini belirttikleri, sabit fiyatla üyelik için öncelikle bu konuda genel kurul kararı alınması, yönetim kurulunun genel kurul kararı doğrultusunda işlem yapması gerektiği, kooperatif yönetim kurulu kararının anasözleşmenin 23/6 maddesine, 27.04.1997 tarihli
genel kurul kararının da 1163 sayılı Yasa"nın 23"ncü maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle, davalı ...-Deniz İnş. San. Tic. Tur. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın açılmamış sayılmasına, davalı ... hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine, tescil davasına ilişkin karar tertibine yer olmadığına, davalı kooperatif aleyhine açılan tazminat davasının reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde taşınmaz değerinin tahsili talebiyle açılmış olup, yargılama sırasında taşınmazın satın alınması nedeniyle taşınmaz değerinin davalı kooperatiften tazmini istemine ilişkindir. Davacılar ile davalı kooperatif ve... arasında imzalanan 07.06.2006 tarihli sözleşmede, kooperatif hisselerini..."ye devreden davacıların devre rağmen bu davadaki tüm haklarının saklı olduğu, ayrıca protokol hükümlerinin geçerliğini aynen koruduğu belirtilmiş olup davalı kooperatifin de anılan sözleşmede imzası bulunmaktadır.
O halde, hisse devri sözleşmesinin bu yönüyle tartışılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.