Esas No: 2021/2686
Karar No: 2022/6637
Karar Tarihi: 04.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2686 Esas 2022/6637 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/2686 E. , 2022/6637 K.Özet:
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi, bir marka başvurusuna dair mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine yapmış olduğu incelemede, markalar arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı, görsel, sesçil ve anlamsal benzerlik olmadığını, dolayısıyla iltibas tehlikesinin olmadığını belirtmiştir. Ancak Yargıtay, her iki markayı bütünsel olarak karşılaştırarak ortalama tüketiciyi yanıltacak düzeyde bir benzerlik olduğuna karar vermiş ve mahkeme kararını bozmuştur. Kararda 556 sayılı KHK'nın 8. maddesi de detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 04.02.2019 tarih ve 2017/376 E- 2019/27 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.02.2021 tarih ve 2019/886 E- 2021/107 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şahsın 2015/92206 başvuru sayılı "Şekil+FARMAPOL" ibareli marka başvurusuna 2013/79390 sayılı "şekil+KARMAPOL" ibareli mesnet markaya dayalı yayına itiraz ettiklerini, itirazın reddedildiğini, karara itiraz ettiklerini, bu itirazın da dava konusu 2017-M-6645 sayılı YİDK kararıyla reddedildiğini, 3. sınıftaki malların aynı olduğunu, dava konusu marka başvurusunun ayırt edici olmadığını, markaların benzer olduğunu, emsal kararlar bulunduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu belirterek; dava konusu 2017-M-6645 sayılı YİDK kararının iptalini ve dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şahsın cevap vermediği görülmüştür.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalının 2015/92206 başvuru sayılı "şekil+FARMAPOL Medikal Kozmetik Sanayi ve Tic. Ltd. Şti." ibareli markası ile davacının 2013/79390 sayılı "şekil+KARMAPOL" ibareli tescilli markası arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, başvurunun kötü niyetli yapıldığının da kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvuruda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, her iki tarafın markalarının kapsamlarındaki 3. sınıf mallar aynı ise de, tarafların markaları arasında ibareler yönünden çok önemli farkların bulunduğu, farklı harfler ve şekil unsurları ile görsel ayırt ediciliğin sağlandığı, şekil ve renkler ile ters "A" harfi gibi ayrıntılardaki farklılıkların dikkat çekici olduğu, taraf markaları arasında anlamsal benzerliğin de bulunmadığı, dolayısıyla somut olayda mahkemece 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, marka başvurusuna dair TPMK YİDK Kararının iptaline ve diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne ilişkindir. Mahkemece davalının 2015/92206 numaralı "şekil+FARMAPOL Medikal Kozmetik Sanayi ve Tic. Ltd. Şti." ibareli markası ile davacının 2013/79390 numaralı "şekil+KARMAPOL" ibareli tescilli markası arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, başvurunun kötü niyetli yapıldığının da kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesince, her iki tarafın markalarının kapsamlarındaki 3. sınıf mallar aynı ise de, tarafların markaları arasında ibareler yönünden çok önemli farkların bulunduğu, farklı harfler ve şekil unsurları ile görsel ayırt ediciliğin sağlandığı, şekil ve renkler ile ters "A" harfi gibi ayrıntılardaki farklılıkların dikkat çekici olduğu, taraf markaları arasında anlamsal benzerliğin de bulunmadığı, dolayısıyla somut olayda 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir. Ancak 556 sayılı KHK’nin 8. maddesi hükmü uyarınca, taraf markalarının karıştırılma ihtimalinin değerlendirilmesinde davacı markası ile hükümsüzlüğü talep edilen davalı markası bütünsel olarak karşılaştırılmalı, ortalama hedef tüketici kitlesinin markaların görsel, sesçil ve kavramsal özellikleri ile markaların ayırt edicilik özellikleri bütünsel bakış açısı ile ele alınmalıdır. Davacının "şekil+KARMAPOL" ibareli markası ile hükümsüzlüğü talep edilen davalı “şekil+FARMAPOL Medikal Kozmetik Sanayi ve Tic. Ltd. Şti." markasına bütünsel açıdan bakıldığında ortalama tüketiciyi yanıltacak düzeyde bir benzerlik olduğu, markalar arasında iltibas riskinin doğabileceği kabul edilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden davacı vekilinin temyiz isteminin kabulüyle kararın açıklanan nedenlerle BOZULARAK KALDIRILMASINA karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 04/10/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.