23. Hukuk Dairesi 2012/1038 E. , 2012/3106 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, kooperatif üyesi olan davalının, kur"a çekiminden sonra aidat borçlarını ödememek için kötüniyetli olarak istifa ettiğini, aidat borçları için başlatılan takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının kooperatifin birinci kısım ortağı olduğunu, yönetimce, bu ortakların başkaca ödeme yapmayacağının söylendiğini, 1999 ve 2002 yılları arası talep edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı kooperatifin ödenmesini istediği aidatların dayanaklarını gösteremediğini, 1992 yılında alınan kararın daha sonraki yılları bağlamayacağını, ruhsat ve tapu alınması için istenen 260,00 TL nin ödenmiş olduğunu, mahkemenin 2002/233 esas sayılı dosyasında bilirkişi raporunda birinci kısım ortaklardan alınan aidatların dairenin maliyetinden çok fazla olduğunun saptandığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının istifa tarihi olan 17.06.2002 tarihine kadar aidat ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu tarihten sonra kendisinden aidat ödemesinin istenemeyeceği, davalının 17.06.2002 tarihi itibariyle 2.390,00 TL aidat, 2.931,60 TL gecikme faizi ve istifa tarihinden takip tarihine kadar 3.569,66 TL işlemiş faiz borcunun bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davacının icra inkar tazminatı talebinin kısmen kabulü ile davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davacı kooperatifin alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Kural olarak davalı, üyesi olduğu davacı kooperatifin belirlediği aidat borçlarından sorumludur. Davalı, kooperatif üyeliğinden istifa ettikten sonra, bu tarihten takip tarihine kadar, davacı kooperatifin birinci etabında bulunan dairesi nedeniyle genel hizmetlerden yararlandığına göre bu yararlanmanın karşılığı olan genel giderlerden sorumlu olacaktır. Bu durumda mahkemece açıklanan hususlar üzerinde durulup davalının sorumluluğunun belirlenmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 25.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.