Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4304 Esas 2011/3013 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4304
Karar No: 2011/3013
Karar Tarihi: 30.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4304 Esas 2011/3013 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı kooperatiften daire satın aldığını ancak kooperatif üyesi değil olduğunu ve davalının dairenin tamamlanması için gereken noksan imalatları yapmadığını ileri sürerek, müvekkilinin kooperatife borcu olmadığının tespit edilmesini ve noksan imalat bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı ise davacının kooperatif üyesi olduğunu ve aidat borcu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davacının peşin ödemeli olmadığını ancak aidat borcunun daha düşük olduğunu belirlemiş ve eksik imalatla ilgili tazminat istemini reddetmiştir. Davacı vekili, mahkeme kararına karşı temyiz etmiştir ancak temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
Ticaret Kanunu'nun 609. maddesi ve Borçlar Kanunu'nun 115. maddesi.
(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/4304 E.  ,  2011/3013 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit ve tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatiften daire satın aldığını, kooperatife üye olmadığını, davalının dairedeki noksanlıkları tamamlamadığı gibi müvekkilinden üyelerden istenen ek ödemeyi de talep ettiğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatife borcu olmadığının tespitine, mahkeme aracılığıyla yaptırılan tespitte belirlenen 13.340,00 TL noksan imalat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının daireyi peşin bedelle satın almadığını, kooperatife üye olduğunu, dava konusu dairenin davacıya teslim edilmeden davacı tarafından işgal edildiğini, davacının diğer ortaklarla birlikte genel kurulda belirlenen ödemelerden sorumlu olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen ödemenin arsa bedeli ve davacının ortak olduğu tarih itibarıyla aidat ödemeleri toplamına ilişkin olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının üye olduğu, kooperatife borcu olduğu ve konutların inşaatlarının tamamlanmadığı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesince; mahkemece davacının peşin ödemeli ya da normal ortak statüsünden hangisine sahip olduğu açıklığa kavuşturulduktan sonra aidat borcunun bulunup bulunmadığı ve peşin bedelli ortaklara dairelerinin tamamlanmış olarak teslim edildiği iddiasının üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyularak, yapılan yargılama sonunda dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının peşin ödemeli ortak olmadığı, davacıya tahsis edilen daireden dolayı talep edilmesi gereken üyelik aidatının 1.500,00 TL olmayıp, 1.200,00 TL olduğu, davacı gibi ortak kaydedilen üyelere taşınmazlarının bitmiş olarak değil kabada teslim edilmiş olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacının 1.500,00 TL üyelik aidatı borcunun 300,00 TL"sinden borçlu olmadığının tesbitine, eksik imalatla ilgili tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 30.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara