MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gerekçeli karar başlığına 27.07.2006 olarak yanlış yazılan suç tarihinin sanığın suça konu sahte nüfus cüzdanıyla birlikte yakalandığı 15.11.2006 tarihi olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
1-Sanığın temyiz dışı sanık ... ile birlikte hareket ederek yüklenen suça iştirak ettiğine dair sanık ..."nin aşamalarda farklılık gösteren atfı cürüm niteliğindeki beyanı dışında mahkumiyetine yeter delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Kabule göre de;
a-Sanığın temyiz dışı sanık ... ile birlikte askerlikten kaçmasını temin için ... Muhtarlığına müracaatla üzerinde sanık ..."ın fotoğrafı bulunan ve kendi kimlik bilgilerine göre düzenlenen 27.07.2006 tarihli "nüfus cüzdanı talep belgesi" ni aldıktan sonra, bu belge ile ...Müdürlüğüne müracaat ederek 27.07.2006 tarihinde sahte nüfus cüzdanını düzenlettiklerinin iddia ve kabul olunması karşısında, koşulları oluştuğu halde 5237 sayılı TCK"nun 43. maddesinin uygulanmaması,
b-Ayrıntıları Ceza Genel Kurulu’nun 02.03.2010 gün ve 2010/9-47 esas, 2010/45 karar sayılı ilamı ve aynı yöndeki kararlarında belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için objektif ve subjektif koşulların bir arada bulunmasının gerektiği, takdiri indirim nedeni ve ertelemeye ilişkin hükümler uygulanırken hal ve davranışlarıyla bir daha suç işlemekten çekineceğine dair olumlu kanaate varıldığının belirtilmesi karşısında, sanığın CMK"nun 231/5. maddesinin uygulanmasına engel mahiyette kasıtlı suçtan önceki mahkumiyeti bulunmadığı gibi, dava konusu resmi belgede sahtecilik suçu nedeniyle oluşmuş somut zararın bulunup bulunmadığı, varsa zararın ne olduğu kararda açıklanıp tartışılıp gösterilmeden ve anılan maddede gösterilen objektif ve subjektif şartlar irdelenmeden, “Sanıkların eylemi nedeniyle bozulan kamu düzeninin yeniden tesis edilmesinin mümkün görülmemesi ve dolayısıyla suçtan önceki hale getirmenin olanaksız olması ve tazmin suretiyle sanık tarafından tamamen giderilmediği, suç nedeniyle meydana gelen zararı aynen iade etmemiş olması, hükmün açıklanmasının geri bırakılması için yasada
öngörülen koşullar oluşmadığından” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan soyut gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
c-5237 sayılı TCK"nun 51/3. maddesi uyarınca cezası ertelenen hükümlü hakkında bir yıldan az üç yıldan fazla olmamak üzere bir denetim süresi belirlenmesi gerektiği ve denetim süresi belirlenmemesinin kazanılmış hakka konu olmayacağı cihetle, hapis cezası ertelenen sanık hakkında bir denetim süresi belirlenmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
d-Hükmolunan cezanın ertelenmiş kısa süreli hapis cezası olmadığı ve sanığın suç tarihinde 18 yaşını ikmal etmiş olduğu gözetildiğinde, TCK.nun 53/4. maddesinin uygulanamayacağı ve mahkûm oldukları uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53/3. maddesi uyarınca sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı maddenin 1. fıkrasının c bendindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağı, e bendinin uygulanmamasına karar verilebileceğinin belirtilmiş olması karşısında, diğer bentlerde yazılı hak yoksunluklarının uygulanmamasına karar verilemeyeceği gözetilmeden maddede yazılı tüm hakların uygulanmaması,
e-Suça konu sahte belgelerin akıbeti hakkında bir karar verilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, sonuç ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.