Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4274 Esas 2011/2990 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4274
Karar No: 2011/2990
Karar Tarihi: 30.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4274 Esas 2011/2990 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/4274 E.  ,  2011/2990 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kooperatif genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-

    Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 15.03.2008 tarihinde yapılan genel kurulda müvekkillerinin kişisel haklarını etkileyen kararlar alındığını, alınan kararların yok hükmünde olduğunu, toplantıya usulüne uygun çağrı yapılmadığını, 13.ve 15. madde ile yüklenici firmaya olan 1.700.000 TL borcun ödeme şekli ve zamanının görüşüldüğünü, Kooperatifler Kanunu" nun 59/6. maddesine aykırı hareket edildiğini, yasaya aykırı hareket eden yönetim kurulunun ve görevini tam olarak yapmayan denetim kurulunun da 7. ve 8. maddeler ile ibrasına karar verildiğini ileri sürerek, genel kurulunun 7, 8, 13 ve 15. maddelerinin yok sayılarak iptallerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu" nun 53. maddesi uyarınca davanın bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığını, davacıların iptali istenen kararlar muhalif kaldıklarını tutanağa geçirtmediklerini, genel kurul gündemi belirlenerek ortakların toplantıya çağrıldıklarını, çağrıda bir usulsüzlük olmadığını, kararların yok hükmünde olduğu iddiasının da hukuki dayanağı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın bir aylık hakdüşürücü süre geçirildikten sonra açıldığı, iptali istenilen 7, 8 ve 15. maddeler yönünden mutlak hukuka aykırılık bulunmadığı, 13. madde ile ilgili olarak ise ifa kabiliyeti bulunmadığında mutlak butlanla batıl olduğu, davacı ..." un davayı takipsiz bıraktığı gerekçesi ile, davacı ... yönünden HUMK" nun 409/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına, genel kurulun 13. maddesi ile alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespitine ve fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
    Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı ... dışındaki diğer davacılar ve davalı vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Davacılardan ..., karardan sonra, 02.06.2010 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat etmiştir. Feragat, HUMK’ nun 95/1 nci madde hükmü uyarınca (6100 sayılı HMK" nın 307. ve devamı maddeleri) kesin hükmün sonuçlarını doğurur ve karşı tarafın kabulüne de bağlı bulunmamaktadır. Davadan feragat, karar kesinleşinceye kadar her aşamada mümkündür. Mahkeme davadan el çektiğinden, karar ortada durduğu müddetçe, davayı yeniden ele alıp, feragat nedeniyle bir karar veremez (11.04.1940 gün ve 70 sayılı İBK, 21.11.1981 gün 1981/2-551 sayılı HGK kararı). Bu itibarla,davadan feragat nedeniyle mahkemece bir karar verilmesi gerektiğinden, bunun sağlanabilmesi için hükmün davacı ... yönünden bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ve davacı ... dışındaki diğer davacılar vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı ..." ın davadan feragat nedeni ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının davalı ve davacı ... dışındaki diğer davacılardan alınmasına, 30.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Hemen Ara