Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2465 Esas 2022/6712 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2465
Karar No: 2022/6712
Karar Tarihi: 06.10.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2465 Esas 2022/6712 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, davalı bankanın müşterisi olan kişinin çektiği bir krediye kefil olduklarını ve bu sırada bankaya senet verdiklerini belirtmiştir. İlk kredi ödendiği için senet için sorumlu olmadıklarını düşünerek, sonradan çekilen diğer krediler için de sorumlu tutulamayacaklarını ileri sürerek, takibe konu senet açısından bankaya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir. Davalı banka ise, senedin teminat senedi olmadığını savunarak, davacıların sonradan çekilen kredilerden de sorumlu olduğunu iddia etmiştir. İlk Derece Mahkemesi, çekilen ilk kredinin ödendiği ve sonradan kefil olan davacılara kullanılan diğer krediler hakkında bilgi verilmediği gerekçesiyle davacıların davalıya borçlu olmadığını tespit etmiştir. Davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu kabul edilmemiştir. Temyiz yolu davalı vekili tarafından kullanılmış ancak yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararı onamıştır. Kanun maddeleri: HMK'nın 353/b-1, 370/1, 372.
11. Hukuk Dairesi         2021/2465 E.  ,  2022/6712 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Kütahya 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 11.07.2018 tarih ve 2017/153 E- 2018/476 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce verilen 26.11.2020 tarih ve 2018/2330 E- 2020/1421 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacıların dava dışı...'nun davalı bankadan çektiği krediye kefil olduklarını, bu sırada bankaya teminat olarak senet verdiklerini, çekilen bu kredinin ödendiğini, ancak asıl borçlu ...nin bankadan kredi kullanmaya devam ettiğini, sonradan çekilen bu kredilerin ödenmemesi üzerine senedin icraya koyulduğunu, davacıların sonradan çekilen kredilerden sorumluluklarının bulunmadığını ileri sürerek takibe konu senet açısından davalı bankaya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacıların sonradan çekilen kredilerden de sorumlu bulunduklarını, iddialarının hukuka ve gerçeğe aykırı olduğunu, senedin teminat senedi olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, çekilen ilk kredinin ödendiği, ancak daha sonra aynı sözleşme ile asıl borçluya yeni krediler kullandırıldığı, kefil olan davacılara sonradan kullanılan krediler konusunda bir bilgi verilmediği, ilk kredi ödendiğine göre ilk kredi için verilen senet için de sorumlu olmadıkları gerekçesiyle davanın kabulüne Kütahya 1. İcra Müdürlüğü'nün 2017/2592 esas sayılı icra dosyasına konu senetten dolayı davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4.098,60 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 06/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara