(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi 2011/258 E. , 2011/2890 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatiften satın aldığı işyerlerinin tapuda devir işlemlerinin süresinde yapılmadığını ileri sürerek, işyerinin değeri karşılığı olarak şimdilik 60.000,00 TL’nın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkilinin ortağı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının davalı ortağı olduğu, davacıya teslim edilebilecek işyerlerinin bulunmadığı, ödenebilecek tazminat miktarının 80.278,79 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dava, davalı kooperatifin ortağı olan davacıya teslim edilmeyen işyeri bedellerinin tazmini istemine ilişkindir.
Kooperatif ortağının kooperatiften konut karşılığı tazminat isteyebilmesi için, konut tahsis aşamasına gelindiği ve diğer üyelere tahsis yapıldığı halde davacıya konut tahsis edilmemesi gerekir. Diğer üyelere konut verilmediğinin anlaşılması halinde, davacının konut karşılığı tazminat isteminin ön koşulu gerçekleşmediğinden tazminat isteminin ilke olarak reddi gerekir.
Somut olayda, yukarıda ilkeler çerçevesinde davaya konu olay nazara alındığında; davacının davalı kooperatifin ortağı olduğu, davalı kooperatifin ferdileşmeye gitmediği, tahsis işlemlerini yapmadığı, tapu dağıtımının bulunmadığı, inşaatın devam ettiği, kooperatifin henüz amacını gerçekleştirmediği, imal edilen işyeri ve konutların tapusunun davalı kooperatif üzerine kayıtlı bulunduğu anlaşılacaktır.
Öte yandan, bilirkişi raporu ve dosya kapsamı ile imal edilen işyerlerinden fazlasının satıldığı anlaşılıyor ise de, bu hal davacıya kesinlikle işyeri verilmeyeceği sonucunu doğurmaz.
Bu durumda, mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında erken açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde taraflara iadesine, 28.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.