Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3380 Esas 2011/2871 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/3380
Karar No: 2011/2871
Karar Tarihi: 27.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3380 Esas 2011/2871 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı kooperatif üyesi olan davacıyı ihraç etmiş ve kendisine tahsis edilen kooperatife ait daireyi teslim etmemesi nedeniyle, kooperatife ait daireye müdahalenin önlenmesi ve 300 TL ecrimisilin davacıya ödenmesi talebiyle dava açılmıştır. Davalı ise kooperatife olan borcun karşılığı olarak davanın reddedilmesini talep etmiş, karşılık davasında ise kendisine tahsis edilen ancak kooperatif adına kaydedilen dairenin tapu iptali ile müvekkili adına tescil edilmesini talep etmiştir. Mahkeme asıl davanın reddine, karşılık davanın ise kooperatife olan borç için taşınmaz üzerinde hapis hakkı tanınarak kabul edilmesiyle kooperatife ait taşınmazın davacı-karşı davalı adına tescil edilmesine hükmetmiştir. Ancak karar davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, kooperatife borçlu olan davacı-karşı davalının kurada kendine isabet eden daireyi tescil ettiremeyeceğini belirtmiştir. Bozma kararına uyulmuş ancak davacı-karşı davalı tarafından sunulan bilirkişi raporuna itirazlar cevaplandırılmadan hüküm kurulmuştur. Mahkeme, tüm defter ve kayıtların incelenip, itirazların da dikkate alındıktan sonra karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Sonuç olarak, davalı-karşı davacının temyiz itirazlarının kabul edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: Asliye Hukuk Mahkemeleri Kanunu (Mk.6100), Borçlar Kanunu (Mk.6098)
(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/3380 E.  ,  2011/2871 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki birleştirilen elatmanın önlenmesi ve tapu iptali tescil davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı her iki davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı - karşı davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatifin üyesi iken ihraç edildiğini, ancak buna rağmen kendisine tahsis edilen daireyi kooperatife teslim etmediğini ileri sürerek, kooperatife ait daireye müdahalenin önlenmesini ve 300,00 TL ecrimisilin müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin kooperatiften ihracına ilişkin kararın iptal edildiğini savunarak davanın reddini, karşılık davasında ise müvekkiline kur"a ile tahsis edilen ancak kooperatif adına tapuya kaydedilen dairenin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, asıl davanın reddine, karşılık davanın ise kooperatife olan 1.111,00 TL borç için taşınmaz üzerinde hapis hakkı tanınmak suretiyle kabulü ile taşınmazın davalı - karşı davacı adına tapuya kayıt ve tesciline dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nce, diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak davalı - karşı davacı ortağın kooperatife borçlu bulunması halinde kur"ada kendi adına isabet eden daireyi tescil ettirebilmesinin mümkün olmadığı, davalı - karşı davacı ortağın dava tarihi itibariyle borçlu olup olmadığının kooperatifin kayıt ve belgeleri incelenerek belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre, davalı - karşı davacının kooperatife 3.005,50 TL borçlu olduğu, kur"ada kendisine isabet eden dairenin adına tescilinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı - karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmeden ve davalı - karşı davacının bilirkişi raporuna itirazları cevaplandırılmadan hüküm kurulmuştur.
    Mahkemece, davacı kooperatifin tüm defter ve kayıtları (özellikle 1998 yılı defter ve banka kayıtları) davalı tarafça sunulan 86,00 TL lik ödeme makbuzu incelenip, davalının 100 DM ödediğine ilişkin savunması üzerinde de durularak, itirazlarını da cevaplar şekilde ek rapor alındıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçelerle, davalı - karşı davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı - karşı davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara