Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2819 Esas 2011/2852 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2819
Karar No: 2011/2852
Karar Tarihi: 27.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2819 Esas 2011/2852 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/2819 E.  ,  2011/2852 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ihraç kararının iptali ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı kooperatif vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili asıl davada, davalı kooperatif üyesiyken haksız olarak ihraç edildiğini, ihtarların ve ihraç kararının yasaya uygun olarak müvekkiline tebliğ edilmediğini, kooperatife bugüne kadar gecikme cezaları dahil 54.515,80 TL ödeme yaptığını ileri sürerek, öncelikle ihraç kararının iptali ile dairenin kendisine teslimine, olmadığı takdirde bu miktarın ödeme tarihlerinden itibaren faizi ile birlikte ve 2003 yılından itibaren güncel koşullara uyarlanmış kira bedelinin faizi ile birlikte kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacı vekili birleşen davada ise, kooperatif tarafından müvekkiline tahsis edilen 4. Blok 28 nolu dairenin davalı ..." ya, onun tarafından da diğer davalı ..."ya verildiğini, üyelikten çıkarma kararının haksız olduğunu ve kesinleşmediğini, yerine üye alınmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, dairenin müvekkiline ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Kooperatif vekili, davanın süresinde açılmadığını, tebligatların emniyet araştırması ile tespit edilen adreste yapıldığını ve geçerli olduğunu, ayrıca davacının bugüne kadar yaptığı ödemeleri geri istemediğini ve müvekkilinin temerrüde düşmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ..., ..."dan üyeliğini 26.10.2004 tarihinde devralarak kooperatife üye olduğunu, üyelik nedeniyle dava konusu konutun kendisine tahsis edildiğini, ortaklığa girişinden sonra genel kurullara katılarak üyelik aidatını ödediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ..., duruşmadaki beyanında, davanın yerinde olmadığını savunarak, reddini istemiştir.
    Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıya çıkartılan ihtarların ve ihraç kararının usulüne uygun tebliğ edilmediği, davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı ihraç kararının geçersiz olduğu gerekçesi ile ihraç kararının iptaline, davacı halen kooperatife borçlu olduğundan dairenin teslimi talebinin reddine, ihraç kararı iptal edildiğinden asıl davadaki tazminat talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın ..." nın pasif husumet ehliyeti bulunmadığından bu davalı yönünden husumetten reddine, ... yönünden ise davacının kooperatife borcu olduğundan konut tahsisi isteyemeyeceği gerekçesi ile reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı ve davalı kooperatif vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Davalı kooperatif vekilinin ihraç kararının iptali istemi ile ilgili hükme yönelik temyiz itirazları yönünden;
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2) Davacı vekilinin konut teslimi, tazminat ve tesbit istemi ile ilgili hükme yönelik temyiz itirazları yönünden;
    Mahkemece, ihtarların usulüne uygun tebliğ edilmediği ve bu suretle 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu" nun 27. maddesindeki prosedüre uyulmadığından ihraç kararının iptaline karar verildiğine göre davacının kooperatif üyeliğinin devam ettiğinin kabulü gerekir. Bu durumda, kooperatif defter ve kayıtları, genel kurul ve yönetim kurulu kararları getirtilip, tereddüte yer vermeyecek şekilde davacının kooperatife borcunun bulunup bulunmadığı belirlenmelidir. Eğer borcu bulunmuyorsa ve diğer ortaklara daire tahsisi yapılmış ise eşitlik ilkesi gereğince davalı kooperatifin, davacıya konut tahsisinden kaçınması hukuken mümkün değildir. Davacının borcu olduğu saptandığı takdirde ise, benzer durumdaki ortaklara daire tahsisi yapılıp yapılmadığı ve aynı durumdaki kişileri de kapsayacak şekilde ferdi mülkiyete geçilip geçilmediği üzerinde durulması, bilirkişiler....ve....." den tüm bu hususları da kapsayacak şekilde ayrıntılı, açıklamalı, denetime elverişli ek rapor alınarak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    3) Bozma nedenine göre, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ihraç kararının iptaline ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin konut teslimi, tazminat ve tesbit istemi ile ilgili hükme yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenle taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde taraflara iadesine, 27.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara