Esas No: 2021/2674
Karar No: 2022/6978
Karar Tarihi: 13.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2674 Esas 2022/6978 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/2674 E. , 2022/6978 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21.02.2019 tarih ve 2018/176 E- 2019/41 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 31.12.2020 tarih ve 2019/712 E- 2020/1246 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalılardan ...’nin "DEKO pumps"’ ibareli markanın tescili için marka başvurusunda bulunduğunu , "DEKO pumps"’ marka başvurusunun Resmi Marka Bülteni’nde ilanına müvekkili şirket adına itiraz edildiğini, itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı kararı ile reddedildiğini, red kararına karşı yapılan itirazın YİDK tarafından reddedildiğini, "DEKO pumps" marka başvurusunun müvekkil adına tescilli tanınmış BEKO markaları ile ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu ve aynı ve benzer mal ve hizmet sınıfları için tescil edilmek istendiğini ileri sürerek YİDK'nın 2018-M-2101 sayılı kararının iptaline, markanın tescil edilmesi halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Kurum vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davalı müvekkil şirketin yurt içi ve yurt dışında "DEKO Pumps" markası adı altında ürettiği pompalarla bilinen bir firma haline geldiğini, dava konusu "deko pumps" markası fonotik ve görsel olarak ayırt edilemeyecek kadar benzer biçimde seçilmediğini, başkasının emek ve itibarından veya ürünün çekici gücünden yararlanmasının da mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, dava konusu başvurunun “DEKO pumps” ibaresinden oluştuğu, itiraza dayanak markaların ise "beko", "beko", "beko home shops", "beko home center", "beko akıllı ev", "beko babytime", "beko", "beko", "beko", "beko", "beko" ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamlarında 03, 05, 07, 08, 09, 10, 11, 12, 14, 16, 20, 21, 24, 25, 35, 37, 42.sınıflardaki mal ve hizmetlerin yer aldığı, başvuru kapsamındaki 07, 35.sınıftaki malların itiraza dayanak markaların kapsamındaki mal ve hizmetlerle aynı/aynı tür/benzer olduklarının tespit ve kabul edildiği, davacının BEKO, BEKO HOME SHOPS, BEKO HOME CENTER, BEKO AKILLI EV, BEKO BABYTIME markalarının sahibi olduğu, bu marka işaretlerinde yer alan HOME SHOPS, HOME CENTER, AKILLI EV, BABYTIME gibi sözcüklerin ayırt edici niteliğe katkısı olmayan yardımcı unsurlar olduğu aynı şekilde davacı markalarının bir kısmında BEKO markasının altında yer alan yatay çizginin tali unsur olarak değerlendirilebileceği düşünülmekle davacı markalarının esas ve ayırt edici unsurunun tanınmış BEKO markası olduğu kanaatine varıldığı, dava konusu marka işaretleri arasında tespit edilen işitsel ve görsel benzerliğin yanı sıra davacının önceki tarihli BEKO markasının yüksek ayırt edici gücü (T/00268 sayılı tanınmış BEKO markası) ve dava konusu markaların tescilli olduğu emtiaların aynı/aynı tür olması iltibas ihtimalini kuvvetlendiren unsurlar olarak değerlendirildiği,dava konusu markalar arasında davalı markasının tescilli olduğu mal/hizmetlerin tamamı bakımından 6769 sayılı SMK m. 6/1 anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimali bulunduğu, ortalama tüketici kesiminin davacının BEKO markalı ürünlerini almak isterken davalının DEKO markalı ürünlerini tercih edebileceği yahut ilgili tüketiciler farklı markalar karşısında olduğunu anlasalar bile markalar arasında idari-ekonomik bir bağ olduğunu düşünülebileceği ya da en azından aynı/aynı tür mallarda davalının DEKO markalarını gören alıcıların davacının BEKO markalarını çağrışım yoluyla hatırlayabileceği ve böylece iltibas tehlikesi doğacağı kanaatine varıldığı,davalı firmanın önceki tarihli DEKOPUMPS markasının 2007 yılında tescil edildiği ve dosya kapsamından anlaşıldığı üzere taraflar arasında çekişme konusu olmadığının anlaşıldığı davalı markaları ele alındığında, öncelikle davalının kazanılmış hak iddiasına konu önceki tarihli markası sadece 07. sınıf mallarda tescilli olduğu, 07. sınıf mallar ile bu malların satışını kapsayan 35.05. sınıf arasında aynı/aynı tür değil “benzerlik” ilişkisi bulunduğundan ilk olarak davalının 35.05. sınıf hizmetler bakımından müktesep hakkı bulunmadığı, davalının dava konusu markası kapsamında bulunan 07. sınıf “otomatik satış makinaları” önceki tarihli marka kapsamında bulunmadığından bu mal bakımından da kazanılmış hak söz konusu olmadığı, otomatik satış makinaları dışında kalan 07. sınıf malların tamamı bakımından ise davalı markaları aynı/aynı tür emtiaları kapsadığı, davalının 35.05. sınıf hizmetler ile 07. sınıf “otomatik satış makinaları” bakımından müktesep hakkı bulunmadığı ancak “otomatik satış makinaları” dışında 07. sınıf malların tamamı bakımından kazanılmış hakkı bulunduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı şirket vekili ve davalı TPMK vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince davacının itirazına mesnet "BEKO" ibareli markası ile davalının başvurusuna konu "DEKO pumps" + ŞEKİL unsurlarını içeren ibare arasında, davalının başvurusunun kapsamının tamamı bakımından 6769 sayılı SMK'nın 6/1. maddesi anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, istinafa gelenin sıfatına göre kazanılmış hak konusunda bir değerlendirme yapılamayacağı anlaşılmakla, davalı şirket ve davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı şirket ve davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket vekili ve TPMK vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 37,90 TL harcın temyiz eden davalılara iadesine, 13/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.