Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/6255 Esas 2022/7022 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6255
Karar No: 2022/7022
Karar Tarihi: 17.10.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/6255 Esas 2022/7022 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2022/6255 E.  ,  2022/7022 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ



    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 30.06.2020 tarih ve 2019/256 E. - 2020/162 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 31.03.2022 tarih ve 2020/1058 E. - 2022/434 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine verilen temyiz dilekçesinin reddine dair 06.07.2022 tarihli ek kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Dava, tescilli incelemesiz patente tecavüzde bulunulduğu ileri sürülerek fazlaya dair haklar saklı tutularak şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminat talebine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesince verilen 06.07.2022 tarihli ek kararda, verilen hükmün miktar itibarıyla kesin olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, ek kararın dayandığı gerektirici sebeplere temyiz olunan miktarın 6100 sayılı HMK 362/1 – a maddesinde öngörülen kesinlik sınırları içerisinde bulunmasına, gerek dosyadaki bilgi ve belgelere ve gerekse davacı vekilinin alacağının temyiz sınırının üzerinde olduğuna ilişkin bir beyanının da bulunmamasına göre ek karara yönelik temyiz isteminin reddi ile ek kararın onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacının temyiz isteminin reddi ile HMK 370/1 maddesi gereğince ek kararın ONANMASINA, Bölge Adliye Mahkemesi ek kararına ilişkin temyiz talebinin kötüniyetle yapıldığı anlaşıldığından HMK'nun 368. maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 329/2. maddesi uyarınca temyiz eden davacı ...’ın takdiren 1.000,00 TL disiplin para cezası ile CEZALANDIRILMASINA, para cezasının mahal mahkemesince yerine getirilmesine, HMK 372 maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 17/10/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.



    KARŞI OY

    Dava, patent hakkına tecavüz iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı, 6769 sayılı SMK 151/2-c maddesine dayalı olarak "şimdilik" kaydı ile 1.000.00 TL maddi tazminat istemiştir.
    6769 sayılı SMK 151/2-c maddesinde "yoksun kalınan kazancın, sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeli"ne göre tayin ve takdir edileceği düzenlenmiştir.
    6100 sayılı HMK 107 maddesinde de "davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği... halde alacaklının hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabileceği" öngörülmüştür.
    Dava konusu maddi tazminat, ancak mahkemece yapılacak araştırma ve inceleme sonucunda belirlenebilecek nitelikte bulunduğundan eldeki dava, HMK 107 maddesinde ifade edilen belirsiz alacak davasıdır.
    İlk Derece Mahkemesince, 6769 sayılı Yasa'nın 151/2-c maddesine göre maddi tazminat yönünden bir araştırma ve inceleme yapılmadan davanın reddi cihetine gidilmiş olup, davada HMK 107 maddesinde ifade edildiği şekilde alacak miktarı veya değeri tam ve kesin olarak belli olmadığından HMK 362/1-a maddesinde sözü edilen kesinlikten söz edilmesi mümkün değildir.
    Davacının red edilen maddi tazminat davasının açıklanan nedenlerle temyizi kabildir.
    Kaldı ki eldeki davanın bir an için HMK 109 maddesinde belirtilen kısmi dava olarak kabulü halinde dahi HMK 362/2 maddesi gereğince de alacak miktarının tamamı henüz belirlenmeden dava red edildiği için de maddi tazminat davası yönünden temyiz yolu açıktır.
    Açıklanan nedenlerle, red edilen maddi tazminat davası yönünden karar temyizi kabil bulunduğundan Bölge Adliye Mahkemesinin 06.07.2022 tarihli temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın kaldırılarak 29.04.2022 tarihli kararın esas yönünden incelenmesi gerekirken yazılı şekilde yasal dayanaktan yoksun 06.07.2022 tarihli ek kararın onanmasına ilişkin çoğunluk görüşüne karşıyız.

    Hemen Ara