Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3295 Esas 2022/7041 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3295
Karar No: 2022/7041
Karar Tarihi: 17.10.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3295 Esas 2022/7041 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/3295 E.  ,  2022/7041 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ



    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 20.03.2019 tarih ve 2018/49 E- 2019/107 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.02.2021 tarih ve 2019/1016 E- 2021/121 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının SÜTAŞ tanınmış markasının sahibi olduğunu, müvekkilinin "Sütaş Tatlım" ibareli sair şekilde oluşturulmuş, 29, 30 ve 32. sınıf ürünleri içeren yüzlerce markasının bulunduğunu, davalı şirket tarafından dava konusu 2016/99833 sayılı "TATLIMTANEM" ibareli marka tescil başvurusunda bulunulduğunu, davacının markaları ile davalı şirket marka başvurusunun iltibas tehlikesi bulunduğunu, davacı şirket tarafından yapılan itirazın TPMK YİDK’nın 08.01.2018 tarih ve 2018-M-2 sayılı kararı ile reddine karar verildiğini, dava konusu kararın hukuka aykırı olduğunu, davacının " tatlı" ve "tatlım" ibareli seri markalarının bulunduğunu, dolayısı ile davacının bu markaları ile davalı başvurusu arasında iltibas tehlikesi oluştuğunu, dava konusu başvurunun aynı zamanda tanımlayıcı kelime olduğundan tek başına tescilinin mümkün olmadığını, davalının tescil talebinin aynı zamanda kötüniyetli tescil kapsamında olduğunu belirterek TPMK YİDK’nin 08.01.2018 tarih ve 2018-M-2 sayılı kararının iptali ile 2016/99833 sayılı marka başvurusunun tescil edilmiş olması halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı kurum vekili, tescilli markayla başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının tespitinde işaret ve markanın görsel, sescil ve anlamsal unsurları itibariyle bütünsel olarak analiz edilmeleri gerektiğini, davacının "Sütaş Tatlım" ibareli markaları ile başvuru konusu "TATLIMTANEM" ibare ve biçimli işaretin karıştırılmasının mümkün olmadığını, dava konusu TPMK YİDK’nın 08.01.2018 tarih ve 2018-M-2 sayılı kararının yerinde olduğunu, tatlım ibaresinin ayırt ediciliğinin düşük olduğunu, markalar arasında iltibas tehlikesinin oluşmadığını, tanınmışlığa bağlı sonuçların da gerçekleşmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı şirketin yargılamaya katılımı olmamıştır.
    İlk derece mahkemesince, davacının Sütaş markalarının süt ve süt ürünlerinde tanınmış olduğu konusunda tereddüt bulunmamakla birlikte davaya dayanak davacı markalarının esaslı unsuru TATLIMMM TATLIM, TATLIMMM ibareleri olduğu ve bu ibareler ile davalının dava konusu marka başvurusunun benzer bulunmadığı için tanınmışlığa bağlı sonuçların da gerçekleşmesinin mümkün bulunmadığı, zira 556 sayılı KHK madde 8/4’ün oluşması için ön koşul markalar arasında benzerlik bulunması olduğu, ayrıca başvuru konusu markanın bir bütün olarak esaslı unsuru olan TATLIMTANEM ibaresinin ortalama tüketici nezdinde bir ürünün genel adı veya görünümü olarak algılanmayacağı gibi “somut”, “doğrudan” ve “başka bir çağrışım yapmadan” tatlı ürünlerine gönderme yaptığı, vasıf bildirdiğini söylemenin mümkün olmadığı, bu nedenle kurum kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesince, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının itirazına mesnet gösterdiği markaları ile davalının başvurusuna konu TATLIMTANEM ibareli marka arasında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 17/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara