Esas No: 2021/3054
Karar No: 2022/7137
Karar Tarihi: 18.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3054 Esas 2022/7137 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/3054 E. , 2022/7137 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 06.03.2019 tarih ve 2017/414 E. - 2019/68 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 24.12.2020 tarih ve 2019/794 E. - 2020/1167 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 30.03.2016 tarihinde "HEPSİCEPTE HEPSİBURADA.COM" ibareli 18, 25, 35, 38 ve 42. sınıf hizmetleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2016/28635 numarası verilen başvuruya davalının 2000/17287, 2000/19681, 2002/08806, 2000/19683, 2000/21346, 2000/26089, 2000/06453, 2000/19679, 2000/19682, 2013/32512, 2014/05584, 2012/79747, 2014/05712, 2016/39132, 2015/84633, 2015/103692, 2015/08678, 2013/73120, 2012/72100, 2012/52789, 2012/7872 numaralı ve "CEP" ibareli, 18, 25, 35, 38 ve 42. sınıf ürünleri içeren markalarına dayanarak yaptığı itirazın, TPMK YİDK'nın 2017/M-7826 sayılı kararıyla nihai olarak kabul edilerek, müvekkilinin marka tescil başvurusunun 35, 38 ve 42. sınıf hizmetler bakımından reddedildiğini, başvuru konusu işaret ile redde mesnet markalar arasında iltibasa neden olacak bir benzerlik bulunmadığını ileri sürerek, davalı ... YİDK kararının iptaline ve başvurunun tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı Şirket vekili, anlamsal, görsel ve sesçil olarak, başvuru konusu "HEPSİCEPTE HEPSİBURADA.COM" ibareli marka ile davalının "CEP" ibareli markalarının bıraktığı genel izlenimin aynı olduğunu, başvurunun kapsamından çıkarılan mal ve hizmetler bakımından da 556 sayılı KHK 8/1-b'deki benzerlik koşulunun gerçekleştiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre davaya konu başvuru markasının davalı markalarıyla 556 sayılı KHK 8/1-b maddesi anlamında iltibas oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvuruda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının başvuru markası ile redde mesnet markaların kapsamlarındaki hizmetlerin aynı olduğu gibi ibarelerin de 556 sayılı KHK.'nın 8/1-b maddesi anlamında benzer bulunduğu, davalının itiraza dayanak markalarının arasında "Cepte" asıl unsurlu markaların olduğu gibi, davacının da başvurusunda "Cepte" ibaresini açıkça ön plana çıkaracak şekilde kullandığı, davacının başvurusundaki "Hepsi" ibaresinin herkesin kullanımına açık, zayıf bir ibare olup, "Hepsiburada.com" ibarelerinin de okunamayacak kadar küçük yazıldığı, dolayısıyla ilgili tüketiciler nazarında herhangi bir etki bırakmayacağı gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, marka başvurusunun nispi nedenlerle kısmen reddine dair YİDK Kararının iptali istemine ilişkin olup mahkemece davaya konu başvuru markasının davalı markalarıyla 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında benzer olduğu ve markalar arasında iltibas tehlikesi bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Günümüz şartlarında “cep” ibaresinin tüm mal ve hizmetlerin pazarlamasında kullanımı kimsenin tekeline bırakılamayacak işaretlerden olmasına ve davacının "HEPSİ CEPTE HEPSİ BURADA. COM " ana unsurlu marka tescil başvurusu ile davalının “cep” esas unsurlu markaları arasında olaya uygulanan 556 sayılı KHK’nin 8. madde /1-b uyarınca karıştırılmasına yol açmayacak ölçüde farklılık bulunmasına rağmen mahkemece hatalı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış hükmün temyiz eden davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 18/10/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.