Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3407 Esas 2022/7128 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3407
Karar No: 2022/7128
Karar Tarihi: 18.10.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3407 Esas 2022/7128 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2021/3407 E.  ,  2022/7128 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16.05.2018 tarih ve 2014/552 E- 2018/511 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nce verilen 16.02.2021 tarih ve 2018/2494 E- 2021/206 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, Kadıköy 1. İcra Müdürlüğü'nün 2010/17046 ve 2010/17238 esas sayılı dosyaları ile borçlu şirket hakkında yapılan icra takibinde davalı bankaya haciz yazısı gönderilerek borcun tamamen kapanmasına ve bu durumun bildirilmesine kadar borçlunun hesabındaki paralara bloke konmasına ilişkin kararın tebliğ edildiğini, davalının borçlunun hesabına bloke konulduğunu bilmesine rağmen ceza dosyasına getirtilen hesap dökümlerinden davalının bloke konulduğu yazısını bildirmesinden sonra borçlunun hesabından üçüncü kişilere toplam 519.550.-TL tutarında mevduatın aktarıldığının belirlendiğini, davalı bankanın kusurlu işlem ve eylemleri sonucunda davacının alacağına kavuşmasının hukuka aykırı bir biçimde engellendiğini ileri sürerek 450.000.-TL'lik davacı zararının haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davaya konu alacağın zaman aşımına uğradığını, haciz yazılarının 28/07/2010 tarihinde müvekkili bankanın Sahrayıcedid şubesine tebliğ edildiğini, yazıya yasal süre içinde cevap verilerek haciz tatbik imkanının bulunmadığının bildirildiğini, üçüncü kişinin sorumluluğunun haciz müzekkeresinin ulaştığı tarihteki mevcut durumla sınırlı olup ileride doğmuş ve doğacak muhtemel hak ve alacaklar bakımından haciz uygulanmasının mümkün bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk derece mahkemesi, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, borçlu şirketin haciz müzekkeresinin davalı bankaya tebliğ edildiği 28/07/2010 tarihinde TL hesabında 43.438,36 TL ve döviz hesabında 3.435,91 Euro bulunmasına rağmen davalı banka tarafından verilen cevapta TL hesabında 11.756,82 TL, döviz hesabında 2.078,04 Euro bulunduğunun bildirildiği, buna göre davacı tarafın eksik bildirim nedeniyle alacağına kavuşamadığı ve davalı bankanın eksik bildirilen miktar yönünden davacıya karşı sorumlu olduğu, haciz müzekkeresinin tebliğ tarihinde eksik bildirilen 2.078,04 Euronun 4.062,57 TL olduğu, eksik bildirilen 31.681,54 TL ile birlikte toplam her iki hesap için eksik bildirimin 35.744,11 TL olduğu, davacının davalıdan eksik bildirim karşılığı 35.744,11 TL'yi talep hakkı bulunduğu gerekçesiyle bu miktar yönünden davanın kısmen kabulüne, davacının fazlaya ilişkin (414.255,89 TL) isteminin reddine, 28/10/2010 tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    İstinaf Mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının, dava dilekçesi ve delil listesinde davalı üçüncü kişi banka nezdinde sadece takip borçlularından Diamar.... Ltd. Şti.'ne ait banka hesaplarına ilişkin olarak hesap numaralarını anmak suretiyle davalı tarafından yapılan itirazın gerçeğe aykırılığını ve bu hesaplarda tebliğden sonra yapılan işlemler dolayısıyla ortaya çıkan zararı dava ettiği, dava konusu edilmeyen diğer iki takip borçlusuna ait hesaplar yönünden bu davada inceleme ve değerlendirme yapılmasına imkan bulunmadığı, haciz müzekkerelerinin uygulanmasında dava dışı Diamar Sağ.. Ltd. Şti. hesaplarına 28.7.2010 haciz müzekkeresi tebliğ tarihi itibariyle haciz konulması gereken miktarların toplam 43.438,36 TL ve 3.435,91 Euro olarak hesaplandığı, davalı banka tarafından daha evvel 11.756,82 TL ile 1.357,87 Euro bedeli ile ilgili icra müdürlüğüne bildirim ve ödeme yapıldığı, böylece davalı tarafından bildirilmesi gerekli olan miktarlar bildirilmediği, davacının eksik bildirim nedeniyle davacının 35.744,11 TL zarara uğradığı, ancak haciz müzekkeresinden sonra doğrudan tahsilat sistemi dahilinde kullanılan 6297518 nolu hesaba gelen paraların müstakbel alacak teşkil etmesi halinde hacizli olduğu kabul edilebileceği, müstakbel (beklenen) bir alacaktan bahsedebilmek için, bir hukuki ilişkinin mevcut olması, bu hukuki ilişkiden doğacak alacağın cinsinin ve borçlusunun belli olması gerektiği, borçlusu(ödeme yapacak) belli olmayan, sırf ümit ve ihtimale dayanan alacaklar, devamlılık arz eden bir alacak olmadığından, müstakbel alacak olarak kabulünün mümkün olmadığı, müstakbel alacak olarak kabul edilemeyecek doğrudan tahsilat sistemine dahil hesaba sonra yatırılan paralar haczedilmiş sayılamayacağından,davalı bankanın haciz müzekkeresinin tebliği tarihinde mevcutla sorumlu olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 'nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 18/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara