Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2203 Esas 2011/2667 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2203
Karar No: 2011/2667
Karar Tarihi: 19.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2203 Esas 2011/2667 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/2203 E.  ,  2011/2667 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatifin ortağı olduğunu, davalının şerefiye alacağının bir kısmının aidat borçlarına mahsup yoluyla, bakiyesinin banka hesabına havale yoluyla ödendiğini, davalının şerefiye faiz alacağından bahisle davacı kooperatif aleyhine 3.136,00 TL nin tahsili amacıyla İzmir 16. İcra Müdürlüğü"nün 2006/9577 sayılı dosyası ile başlattığı icra takibinin itiraz edilmemesi sebebiyle kesinleştiğini, şerefiye borcunun borçlusunun kooperatif olmayıp diğer ortaklar olduğunu, BK"nun 113. maddesi gereğince asıl borcun ifası ile faizin sakıt olduğunu, takipte faize faiz işletildiğini, 17.02.2001 tarihli genel kurulda şerefiye bedellerinin en geç 01.05.2001 tarihinde ödenmesinin kararlaştırılması nedeniyle faizin bu tarihten itibaren istenebileceğini ileri sürerek, müvekkilinin icra takibine konu borçtan dolayı borcu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin şerefiye alacağının aslını alırken davacıyı ibra etmediğini, faiz alacağının BK"nun 113. maddesi anlamında fer"i hak olmadığını, faize faiz işletilmediğini, şerefiye bedelinin ödenmesi gereken tarihin 10.06.1999 olduğunu, ancak 17.02.2001 tarihli genel kurulda 01.05.2001 tarihine kadar ödenmesi halinde geçmişe yönelik faiz alınmayacağının, bu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ödenmesi gereken 10.06.1999 tarihinden itibaren TÜFE oranında faiz alınacağının kararlaştırıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalının çekincesiz olarak şerefiye bedelini almış olmasının faiz talebinin sona erdiği anlamına gelmeyeceği, davalı tarafından takibin bir önceki genel kurul kararına bağlı olarak başlatıldığı, şerefiye bedellerinin faizsiz ödenmesi ile ilgili genel kurul kararının iptal edilmesi sebebiyle davacı kooperatifin faizden sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacının takip tarihi itibari ile faiz borcunun 608,54 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    .SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 19.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara