Esas No: 2011/2389
Karar No: 2011/2623
Karar Tarihi: 15.12.2011
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2389 Esas 2011/2623 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife 4.040,00 TL vermek suretiyle ürün satın aldığını ancak ürünlerin teslim edilmediğini ileri sürerek, ürünlerin aynen teslimini, olmadığı taktirde 4.040,00 TL’ nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile dava dışı ortağı ...’ ün kooperatife müracaat ile kredileri dolu olduğu için peşin olarak ürün almak istediklerini, bu amaçla anılan parayı bıraktıklarını, ancak birkaç gün sonra gelerek dava dışı ...’ in borcunu kapatıp onun kredisi ile ürün alacaklarını bildirdiklerini, bu para ile ...’ in borcunun kapatıldığını, ürünlerinde kredi açılarak davacıya verildiğini, ancak paranın ilk verildiği andaki makbuzun davacıdan geri alınmamış olduğunu, davalının kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonrasında, davalının malları teslim ettiği hususunda yazılı bir belge ibraz etmediği gibi cevap dilekçesinde yemin ya da başka delile dayanmadığı, BK" nun 182/2. maddesi gereğince edimlerin aynı anda teslim edilmesi gerektiği halde edimini aynı anda teslim etmeyen davalının dava konusu ilaçları teslim ettiğini ispat edemediği gerekçesiyle, davanın kabulüne, dava konusu ürünlerin davalı taraftan alınarak davacı tarafa aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 4,040,00 TL" nin 01.05.2001 tarihinden itibaren işleyeçek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 15.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.