Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1166 Esas 2011/2524 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1166
Karar No: 2011/2524
Karar Tarihi: 13.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1166 Esas 2011/2524 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı kooperatif üyesi, haksız olarak ortaklıktan çıkartıldığını ve genel kurulda yapılan kur'a çekimine dahil edilmediğini ileri sürerek, kur'a çekimine ilişkin kararın iptaline ve davalıdan tazminat tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacının kur'a çekiminin iptalini talep edemeyeceği ancak konut teslim edilememesi nedeniyle tazminat talep edebileceği gerekçesiyle, kur'a çekiminin iptaline ilişkin talebin reddine ve davalıdan tazminat tahsiline karar vermiştir. Ancak, tazminat miktarının hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınması gerektiğine karar verilmiştir.
Kanun maddeleri: Anasözleşme, Türk Borçlar Kanunu.
(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/1166 E.  ,  2011/2524 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki dairenin kur"a çekimine ilişkin kararın iptali veya bedelinin tahsili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken iki kez haksız olarak ortaklıktan çıkartıldığını, genel kurul kararı ile kur"a çekiminin yapıldığını, genel kurula davet edilmediği gibi kur"a çekimine de dahil edilmediğini ileri sürerek, kur"a çekimine ilişin kararın iptaline, aksi halde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere dairenin rayiç değerinin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, anasözleşmenin verdiği yetkiye göre noter kanalı ile 20 daire için kur"a çekiminin yapıldığını, davacı ihraç edilmiş olduğundan kur"aya çağrılmadığını, davacı hakkındaki çıkarma kararlarının ihtarlardaki usuli eksiklikler nedeniyle iptal edildiğini, davacının toplam 89.937,60 TL borcu olduğunu, borcunu ödemesi halinde konut verileceğini ve tazminat talebinde de haklı olabileceğini, bu aşamada konut talep hakkının olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kur"anın 2003 yılında çekildiği, davanın bir aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı, davacının bu nedenle kur"a çekiminin iptalini talep edemeyeceği ancak konut teslim edilememesi nedeniyle tazminat talep edebileceği gerekçesiyle, kur"a çekiminin iptaline ilişkin talebin reddine ve 4.389,58 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Dava, konut teslim edilemeyen ortağın tazminat istemine ilişkindir. Kendisine konut teslim edilemeyen kooperatif ortağının tazminat talep hakkı vardır. Bu tazminatın hesaplanma şekli aşağıdaki gibi formüle edilmiştir:
    1) Önce, ortaklara tahsis edilen konut veya işyerinin dava tarihi itibariyle rayiç değeri saptanmalıdır.
    2) Davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin, ödeme yaptıkları tarihler itibariyle toplam ödemeleri dava tarihine kadar (Toptan Eşya Fiyat Endeksi Artış ortalama rakamları esas alınarak) taşınarak, güncel değeri bulunmalıdır.
    3) Bundan sonra, yukarıda (1) numaralı bentte bulunan değerden (2) numaralı bentte bulunan değer çıkarılarak kooperatife normal ödeme yapan bir ortağın, bu ödemelerine karşı ne miktarda yararlanma elde ettiği ortaya çıkarılmalıdır.
    4) Bunu takiben, davacı eksik ödeme yapan ortağın ödentileri (2) numaralı bentteki ilkelere göre dava tarihine taşınarak eksik ödeme miktarı da güncelleştirilmelidir.
    5)Bu hesaplamalardan sonra, normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın yukarıda (2) numaralı bentte bulunan ödemelerinin güncel değeri karşılığı, yine yukarıda (3) numaralı bentte bulunan bir yararlanmayı sağladığına göre, davacının (4) numaralı bentte eksik ödemelerinin güncel değerinin ne miktarda yarar sağlaması gerektiği, orantı kurallarına göre belirlenmelidir. Yani sonuç olarak, (4) numaralı bentte bulunan miktar, (3) numaralı bentte bulunan değerle çarpıldıktan sonra bulunan miktarın (2) numaralı bentte bulunan miktara bölünmesi sonucu bulunacak miktara (4) numaralı bentte bulunan davacı ödemelerinin güncel değerinin ilave edilmesi sonucu bulunacak miktar, davacı ortağın bu davada kooperatiften talep etmesi mümkün olan zarar miktarını belirleyecek ve mahkemece (talep miktarı aşılmadan) bu miktara hükmedilecektir.
    Mahkemece, konut teslim edilemeyen davacı kooperatif ortağının talep edebileceği tazminat miktarı yukarıda formüle edilen ilkelere göre tespit edilmek üzere bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara