Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1697 Esas 2011/2444 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1697
Karar No: 2011/2444
Karar Tarihi: 08.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1697 Esas 2011/2444 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kooperatife üye olduğunu ve 6.510,00 TL ödeme yaptığını iddia ederek kooperatif üyeliğinin ve ödemenin tespitine karar verilmesini talep etti. Davalı kooperatif ise davacının üye olmadığını savunarak davanın reddini istedi. Mahkeme davacının üye olduğunu ve ödeme yaptığını tespit ederek davayı kısmen kabul etti. Ancak davalı kooperatifin temyiz itirazları üzerine Yargıtay, yapılan ödemenin kooperatif kayıtlarına girmediği ve davacının üye olmadığına ilişkin yeterli kanıt olmadığı gerekçesiyle mahkeme kararını bozdu. Bu nedenle davacının üyelik ve ödeme iddialarının yeniden incelenmesi gerektiği belirtildi.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 2. Maddesi.
(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/1697 E.  ,  2011/2444 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı kooperatif vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. ... gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatifin 13.10.2000 tarih ve 17 sayılı kararı ile kooperatife üye olduğunu, üyeliğinin gerçekleşmesinden sonra 6.510,00 TL ödeme yaptığını ileri sürerek, üyeliğinin ve 6.510,00 TL ödeme yaptığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... Kırelli, davalı kooperatifte ön muhasebe elemanı olarak çalıştığını, dava ile ilgisinin bulunmadığını savunarak, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddini istemiştir.
    Davalı kooperatif vekili, davacının üyelik başvurusunun bulunmadığını, üye kayıt defterinde isminin yer almadığını, genel kurullara çağrılmadığı gibi aidat ödemediğini, sekiz yıl boyunca kooperatife başvurmamasının kötü niyetli olduğunu, sunulan makbuzun kooperatif tarafından düzenlenmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... Eskil, beyanda bulunmamıştır.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 13.10.2000 tarihli dilekçesi ile kooperatife üye olma isteğini bildirdiği, 6.510,00 TL aidat alındığı, üye kayıt defterinde davacı isminin bulunmamasının o tarihte görevli olan yönetim kurulunun ihmalinden kaynaklandığı, davacının üye olmadığının savunulmasının objektif iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davacının kooperatife üye olduğunun ve 6.510,00 TL ödeme yaptığının tespitine, davalılar... ve..."ye karşı açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı kooperatif vekili temyiz etmiştir.
    Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir. Dosya arasında bulunan yönetim kurulu kararı ile tek kişinin imzasını taşıyan belge üyeliğin tespiti kararı verilebilmesi için yeterli değildir. Kooperatif ve ticaret sicili kayıtlarının bilirkişi vasıtasıyla inceletilmesi, davacının üye olduğunu iddia ettiği 2000 yılı ve sonrasında genel kurul toplantılarının yapılıp yapılmadığı, düzenli olarak aidat toplanıp toplanmadığı, davacının aidat ödeyip ödemediği, genel kurul toplantılarına çağrılıp çağrılmadığı, hazurun cetvelinde isminin bulunup bulunmadığı, davacı hakkında ne gibi işlemler yapıldığı ve kararlar alındığı hususları üzerinde, denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınması, davacının 2000 yılından itibaren kooperatife uğramadığı, aidat ödemediği, ödemelerin akıbetini araştırmadığı, kooperatifle bir şekilde bağlantı kurmadığı anlaşılır ise, bunun üyelik ilişkisinden eylemli olarak zımnen vazgeçme olarak kabul edilip edilmeyeceği, bu durumda üyelik iddiasında bulunmanın TMK"nun 2. maddesine aykırılık teşkil edip etmediği üzerinde durulması gerekmektedir.
    Diğer yandan, Mahkemece, davacının, kooperatife aidat ödediği sonucuna ulaşılmış ise de ödemenin, kooperatifi temsile yetkili kişilere yapılmadığı, paranın verilme tarihi itibariyle davacının üye olmadığı ve üyeliğe ilişkin bir kabul kararı da bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, bilirkişi raporunda, yapılan ödemenin kooperatif kayıtlarına girmediği belirtilmiştir.
    O halde, davacı iddialarının, yukarıda belirtilen hususlar kapsamında değerlendirilmesi, yaptığı ödemenin kooperatifi ne surette bağlayacağı üzerinde durularak, uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 825,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara