Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3078 Esas 2011/2336 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/3078
Karar No: 2011/2336
Karar Tarihi: 06.12.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3078 Esas 2011/2336 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)23. Hukuk Dairesi         2011/3078 E.  ,  2011/2336 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, kooperatif üyeliğinden ihraç edilen davalının çıkma payına ilişkin olarak müvekkili aleyhinde 10.897,00 TL asıl 7.149,92TL faiz olmak üzere toplam 18.049,92 TL üzerinden icra takibi başlattığını, icra takibinin haksız olduğunu zira davalının 2007 hesap yılı içinde üyelikten ihraç edilmesi nedeniyle takip tarihi itibariyle alacağın henüz muaccel olmadığını, ayrıca kooperatifin 19.03.2006 tarihli genel kurul toplantısında ihraç edilen ortaklara yapılacak ödemelerin 3 yıl ertelenmesi karar verildiğini, %28 oranındaki faiz talebinin çok yüksek olduğunu ileri sürerek, müvekkili kooperatifin davalıya borçlu bulunmadığının tespitine ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin ihraçtan önce muhtelif tarihlerde kooperatiften ayrılma isteğini bildirdiğini ve yaptığı ödemelerin iadesini talep ettiğini, ilerleyen süreçte de aidatlarını ödemediği gerekçesiyle ihraç edildiğini, esasında müvekkilinin ihraç edilmeden ortaklıktan kendi isteği ile çıktığını, bu nedenle kooperatife ödenen miktarın çıkmanın hukuken gerçekleştiği 2005 bilanço dönemi sonundan itibaren yani 01.01.2006 tarihinden itibaren işlemiş reeskont faiziyle birlikte takibe konulduğunu, hacizler sonrası yapılan anlaşma gereğince ana para yönünden davacı tarafın itirazlarının ortadan kalktığını, sadece faize yönelik olarak davanın sürdüğünü, talep edilen reeskont faiz oranın yüksek olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalının ihracının 08.04.2007 tarihli genel kurulda tasdik edildiği, 2007 yılı hesap bilançosunun 16.03.2008 tarihli genel kurulda karara bağlandığı, bu itibarla ortağın 16.04.2008 tarihinde çıkma payını takip hakkının doğduğu, takip tarihi olan 12.06.2008 tarihi itibariyle 58 günlük toplam 155,84TL faiz alacağı olduğu gerekçesiyle işlemiş faiz alacağı yönünden davanın kabülüne, asıl alacak bakımından vazgeçme nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Davanın konusunun daha önce takibe konu edilen 10.897,00 TL çıkma payına (asıl alacağa) ilişkin menfi tespit davası olması ve işbu talep ve davadan davacı vekilinin 28.01.2009 tarihli dilekçesi ile vazgeçmiş olması karşısında, mahkemece feragat nedeniyle davanın reddine dair karar verilmesi gerekirken, davacının bu feragat beyanından vazgeçme niteliğinde olan sonraki tarihli dilekçesinin ikinci bendinde ve duruşmada alınan imzalı beyanında, davanın faiz ve ferileri yönünden sürdürüleceği yönündeki geçersiz beyana itibar edilmesi doğru olmadığı gibi, faiz ve ferileri esasen işbu davada harcı da yatırılarak dava konusu edilmediği ve bu yönde bir ıslah talebi de bulunmadığı gözetilmeksizin, faiz yönünden mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara