Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1802 Esas 2011/2205 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1802
Karar No: 2011/2205
Karar Tarihi: 30.11.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1802 Esas 2011/2205 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı kooperatifin kendisine ait olmayan senetlerle altı senede dayalı olarak icra takibi yaptığını ve senetlerin sahte olduğunu iddia ederek menfi tespit davası açmıştır. Mahkeme, davacının 4 senet üzerindeki imzaların kendisine ait olduğunu, kalan 2 senet üzerindeki imzaların ise kendisine ait olmadığını tespit etmiş ve davayı kısmen kabul etmiştir. Davacı, borçlu olmadığı kısmın ise %40 oranında icra inkar tazminatıyla birlikte davalı kooperatife ödemesine karar verilmesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, davalının kötüniyetli olduğunu kanıtlanamadığı için tazminat talebinin reddine karar vermiştir. Mahkeme kararı, temyiz edilmiş ancak itirazlar reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: Senetler ve Cari İşlemler Kanunu (SENK), Türk Borçlar Kanunu (TBK)
23. Hukuk Dairesi         2011/1802 E.  ,  2011/2205 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatifin ortağı olduğu, kooperatifin müvekkili aleyhine altı senede dayalı olarak icra takibi yaptığını, ancak bu senetlerin sahte olduğunu, davalı ile aralarında geçmiş yıllarda ortaklığa dayanan hiç bir borç ilişkisinin olmadığını, sadece kooperatifin kuruluşunda, davacı tarafından 1999 tarihinde bir defa gübre kredisi kullandığını ve ödemesini yaptığını, senetteki imzaların müvekkiline ait olmadığını, ayrıca kooperatif yöneticilerinin binlerce senet tazmini suretiyle zimmet suçu işledikleri iddiasıyla açılan sahtelik davasının derdest durumda olduğunu ileri sürerek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve % 40 oranından aşağı olmayacak icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, kooperatif tarafından ... hakkında ilamlı icra takibi başlatıldığını, takibe konulan senetlerin kanun gereği ilam sayılan belgelerden olduğunu, senetlerin sahte olduğu iddiasının ancak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkabileceğini, derdest olan sahtelik davasında yapılan bilirkişi incelemesi takip konusu senetlere ilişkin olmadığı için hukuk mahkemesini bağlayıcı nitelikte olamayacağını, davacının ibraz edeceği ödeme makbuzlarının takip konusu senetlere ilişkin olmadığını, davacının iddialarını ancak yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddini ve %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, takip ve davaya konu 6 adet senetten, 4 senet üzerindeki imzaların davacının eli ürünü olduğu, kalan iki adet senet üzerindeki imzaların ise, davacıya ait olmadığının gerek imza incelemesi ve gerekse davacı yemini ile anlaşıldığı ve 4 senet yönünden davacının işlemiş faiziyle birlikte davalı kooperatife 9.217,00 TL. borçlu olup, 4.144,36 TL ise borçlu olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne;
    Davalı kooperatifin giriştiği takipte kötüniyetli olduğunun kanıtlanamaması açılmış işbu dava nedeniyle de infaz edilmiş bir tedbir kararı bulunmaması karşısında taraf tazminat taleplerinin ise koşulları oluşmadığından reddine dair karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde iadesine, 30.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara