23. Hukuk Dairesi 2011/2245 E. , 2011/2161 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, kooperatifin borçlarının tasfiyesi için 16/03/2008 tarihinde yapılan genel kurulda belirlenen toplam 2.700 TL’nin davalılara tebliğ edilen ihtarlara rağmen ödenmediğini ileri sürerek, bu miktarın aylık %10 gecikme faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve toplanan delillere göre, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 35. maddesi gereğince kooperatif ortaklığını devir alan ...’nın önceki borçlardan da sorumlu olduğu, ...’in daireyi devretmesi nedeniyle sorumlu bulunmadığı gerekçesiyle davalı ... hakkındaki davanın kabulüne, diğer davalı hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı ... temyiz etmiştir.
1-Dava, kooperatife olan aidat borcunun davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Dairemiz’in yerleşik uygulamasına göre, yapı kooperatiflerinde kooperatif tarafından yaptırılan ve müstakil tapu ile ortağı adına tescil edilen taşınmazın ortak tarafından 3’üncü kişilere satışı halinde ortaklık payı da kendiliğinden satın alana geçmez, payın ayrıca devredilmesi gerekir. Ortaklık payı devredilmedikçe, kooperatif karşısında taşınmazı satan ortağın ortaklık sıfatı ve sorumluluğu devam eder. Öte yandan, ana sözleşmenin 17/3 maddesi uyarınca, yeni ortak, girişinden önce doğan borçlardan da sorumludur. Bu itibarla, devreden ortağın borçları devir alana geçer.
Somut olayda, davalılardan İsrafil ortaklık payını devir almadığını ve üye olmadığını savunmuştur. Mahkemece, davalı ... adına kayıtlı taşınmazın davalı ...’e satışı nedeniyle ortaklık payınında devredilip devredilmediği, dolayısıyla üye olup olmadığı; bu kapsamda üyelik için müracaatının olup olmadığı, hazirun cetvelinde gösterilmiş ise de genel kurula katılıp katılmadığı, açık müracaatı olmazsa bile kooperatifçe zımnî olarak üyeliğinin benimsenip benimsenmediği hususları araştırılmadan hüküm kurulması doğru değildir.
2-Davacı kooperatifin temyizine gelince; davalı ... hakkında açılan dava reddedilmiş ise de, davalı ...’ın tapuda adına kayıtlı daireyi devrettikten sonra kooperatife üyeliğinin devam edip etmediği, sona ermiş ise hangi tarihte sona erdiği araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması yerinde değildir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı ve davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.