23. Hukuk Dairesi 2011/2144 E. , 2011/2146 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR :
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife üye olduğunu, diğer davalıların davacının yeğeni olduklarını, müvekkilinin bilgisi dışında bir faks metnine dayanılarak tapuların diğer davalılar adına tescil ettirildiğini ve müvekkilinin üyeliğine son verildiğini ileri sürerek, müvekkilinin üyeliğinin sona erdirilmesi ve diğer davalıların üye kaydedilmesi işleminin iptali, dava konusu taşınmazın müvekkiline ait olduğunun tespiti ve B Blok 15 nolu bağımsız bölümün davalılar adına olan kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili, davacının kooperatifin üyesi olarak görünmesine rağmen gerçekte aidatların müvekkillerinin anneleri tarafından ödendiğini, tapunun davalılar adına yapılması için davacının kooperatif muhasebecisine faks çektiğini, faksın davacının şirketinden çekildiğini, aslını da kargo ile göndereceğini beyan etmesine rağmen sözünü yerine getirmediğini, davacının beyanı üzerine dava konusu dairenin tapusunun müvekkilleri adına çıkartıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı kooperatifçe, davaya cevap verilmemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlara, dosya kapsamına ve özellikle de işlemin dayanağını oluşturan faks metnine geçerlik tanınarak, imzanın inkar edilmediği, belgenin hata, hile ya da tehdit sonucunda düzenlenmiş olduğu yönünde itirazda bulunulmadığı ve tanık anlatımlarının da davacı beyanlarının aksini kanıtlar nitelikte olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğine bağlı tapu iptali tescil, üyelikten çıkarılması ve yerine davalıların üye kaydedilmesi işleminin iptali istemine ilişkindir.
1-Mahkemece, dosyada bulunan "Kooperatifinizde adıma kayıtlı 2 Blok D:6"da bulunan evin ... ve ... adına tapusunun çıkartılmasını arzederim" içerikli, 17.01.2006 tarihli faks belgesine ve tanık beyanlarına itibar edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, faks içeriğinden davacının kooperatif üyeliğinden ayrılma iradesi gösterdiği sonucu çıkmadığı gibi, davacı da faksı tümüyle inkar etmiş ve böyle bir faks çekmediğini ileri sürmüştür. Davalı kooperatif yönetim kurulunca da 23.01.2007 tarih ve 48 sayılı karar ile davacının üyelikten çıkarılmasına ve yerine davalılar ... ve ..."ın üye olarak kabulüne karar verilmiştir.
Bu durumda mahkemece; öncelikli olarak, davacının kooperatif üyeliğinden ihracı ile ilgili yönetim kurulu kararının tüm yasal aşamalardan geçerek kesinleşip kesinleşmediği, davacıya ihraç kararının tebliğ edilip edilmediği ve tebligat yapılmışsa davanın Kooperatifler Kanunu"nun 16/4.maddesi uyarınca üç aylık hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığının araştırılmamış olması,
2-Tapu iptal ve tescil isteği yönünden de taraf iddia, savunma ve delilleri tam olarak araştırılmadan karar verilmiştir. Hükme dayanak yapılan faks belgesi davacı tarafça tümüyle inkar edilmiş olmasına karşın, mahkemece imzanın inkar edilmediği gerekçe gösterilerek karar verilmiştir. Mahkeme gerekçesi dosya içeriğiyle bağdaşmamaktadır. Davacı vekili, her aşamada faksın müvekkilinin bilgisi dışında çekildiğini ileri sürmüştür. Bu durumda mahkemece taraf iddiaları titizlikle araştırılmalı, delilleri tam olarak toplanmalıdır. Faks belgesinin aslı elde edilebildiği takdirde imza incelemesi de düşünülmelidir. Ayrıca faksın gönderildiği numaranın nereye ait olduğu, davacı ile ilgisi olup olmadığı da araştırılmalı, taşınmazın evveliyatı ile birlikte tapu kaydı, dayanak belgeleri getirtilmeli, kooperatif genel kurul kararları, tüm kayıt ve defterleri ile banka hesapları, anasözleşme, varsa kur"a çekilişine ilişkin tutanaklar da incelenerek, davacının daireyle ilgili haksahipliği belirlenmelidir. Mahkemece, gerektiğinde uzman bir bilirkişi kurulundan yukarıda açıklanan hususlar ile ilgili ayrıntılı, açıklamalı ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alındıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.