Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2262 Esas 2011/1999 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2262
Karar No: 2011/1999
Karar Tarihi: 23.11.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2262 Esas 2011/1999 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı kooperatifin üye alarak daire satışı yaptığı müvekkili ile diğer daire sahipleri arasında puanlama yapıldığı, müvekkilinin daha küçük bir daire aldığı ancak diğer daire sahipleri ile aynı aidatı ödediği gerekçesiyle dava açıldığı belirtilmiştir. Davalı kooperatif, görev itirazında bulunarak davanın Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi gerektiğini, davacının dava konusu edilen dairede 2006 yılından beri oturduğunu, puanlamanın keyfi yapılmadığını, hiçbir üyenin bu puanlamaya itiraz etmediğini, davacının davalı kooperatife borcu bulunduğunu ve borcunu ödememek için dava açtığını savunmuştur. Mahkeme, alınan kararın doğruluğunun bilirkişi raporlarıyla saptandığını belirterek, davanın reddine karar vermiştir. Temyiz eden davacı vekilinin tüm temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: Kanunun 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 2. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 327. maddesi.
23. Hukuk Dairesi         2011/2262 E.  ,  2011/1999 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife üye alarak ...blok, ..., 7 no"lu daireyi aldığını, davalı kooperatif başkanlığınca daireler arasında puanlama yapıldığını ve buna göre müvekkilinin toplam 57.000 TL aidat ödediğini, daireye taşındığında kendisi ile aynı puanlamaya dahil edilen dairelerin kendi dairesinden 18. m² daha büyük olduğunu tesbit ettiğini, müvekkilinin daha küçük olan dairesine diğer daire sahipleriyle aynı aidatı ödemesi sebebiyle zarar uğramış olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın Sulh Hukuk Mahkemesi"nde görülmesi gerektiğini, öncelikle görev itirazında bulunduklarını, davacının dava konusu edilen dairede 2006 yılından beri oturduğunu, puanlamanın keyfi yapılmadığını, hiçbir üyenin bu puanlamaya itiraz etmediğini, davanın bir yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığını, ayrıca davacının davalı kooperatife borcu bulunduğunu, bu borcu ödememek için dava açtığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 14.02.2000 tarihinde yapılan genel kurulda, oybirliği ile ödenmesi gereken aidatların tespitine uygulanacak puanlama usulünün kabul edildiği, davacının alınan karara muhalif olmadığı kooperatif genel kurulunda puanlamaya ilişkin alınan kararın doğru olduğunun bilirkişi raporlarıyla saptandığı gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 23.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara