MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki birleştirilen sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen davada davalı ... vekili ve asıl davada SGK Başkanlığı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-

Asıl dava (2003/260 Esas) davacısı T. ... AŞ. vekili, borçluya ait taşınmazların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, müvekkilinin alacağına yer verilmediğini, oysa taşınmaz üzerine tesis edilen 10.000,-TL’lik ipoteğin, borçlunun kendi borçları yanında, kefil olduğu sözleşmelerden doğan borçların da teminatını teşkil ettiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile müvekkilinin alacaklı olduğu tutarın ilk sıraya kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl dava davalısı ..., davacının ipotekle temin edilen borcunun ödendiğini, ipoteğin fekkedilmesi gerektiğini, müşterek borçludan teminat alan davacı bankanın, asıl kredi borçlusu Ahmet İnan’dan teminat almadığını, kefil olan borçlunun, kendi kefalet miktarı ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Asıl dava davalısı SGK Başkanlığı vekili, itirazın sıraya yönelik olduğunu, yargılama görevinin İcra Mahkemesi"ne ait bulunduğunu, davacının ipotek hakkının mevcut olmadığını ve müvekkili kurum alacaklarının rüçhanlı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Birleşen (2003/269 E.) dava davacısı T. ...Bankası TAO vekili, müvekkilinin alacaklı olduğu üç adet takip dosyasından, bedeli paylaşıma konu taşınmazlar üzerine haciz konulduğunu, davalı ...’in alacaklı olduğu dosyadan konulan hacizlerin düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosya davalısı ..., davacının hacizlerinin düştüğünü, miktar itibariyle bu kadar alacağının bulunmadığını, alacaklı olduğu takip dosyasındaki haczin ayakta olduğunu, davacının alacaklı olduğu Akçaabat İcra Müdürlüğünün 2001/703 sayılı dosyada 4077 s. yasanın Geçici 1 inci maddesi uyarınca taksitlendirme yapıldığını, aynı müdürlüğün 2001/692 ve 2003/334 sayılı dosyalarında, müşterek borçlunun, üçüncü kişi tarafından akdedilen tüketici kredisi sözleşmesine kefil olduğunu, kefalet limitlerine dikkat edilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Birleşen (2003/281 E.) davacısı ... vekili, sıra cetvelinde müvekkilinin önüne alınan dosya alacaklarının gerçek miktarlarında gösterilmediğini, borçların bir çoğunun ödendiğini, dosyaya gönderilen İİK’nun 101 inci madde bilgilerinin gerçeği yansıtmadığını ve fazla gösterildiğini, davalı haczinin düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosya davalısı ..., aynı sıra cetveline yönelik başka davalar açıldığını bildirerek, birleştirme kararı verilmesini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamına ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davada davacı T. ... A.Ş. nin dava devam ederken yargılama gideri ile ücreti vekalet hariç alacağını tamamen aldığını bildirdiğinden konusuz kalması nedeniyle açılan dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, bilirkişi kurulunun ek raporunda belirtilen şekilde sıra cetvelinin yeniden tanzimi sırasında davacı T. ... A.Ş lehine maktu ücreti vekalet ayrılmasına ve bu şekilde sıra cetveline yazılmasına, birleşen 2003/281 esas sayılı dosyada davacı vekilinin davasının 21.12.2005 tarihi itibariyle işlemden kaldırıldığı ve yenilenmediği dikkate alınarak HUMK’un 409/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına, birleşen 2003/269 esas sayılı dosyada davacı T. ...Bankası TAO vekilinin davasının kısmen kabulü ile Trabzon 2. İcra Müdürlüğü"nün 2001/940 sayılı takip dosyasında 03.10.2003 tarihli sıra cetveli ve derece kararında davalı ...’e ayrılan paydan T. ...Bankası TAO "na 3.396,41 TL pay ayrılmak suretiyle sıra cetveli ve derece kararının kısmen iptali ile bu şekilde yeniden sıra cetveli tanzim edilmesine, bilirkişi kurulu ek raporunun karar eki sayılmasına karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada ve birleşen (2003/269 Esas) davada davalı ... vekili ve asıl davada davalı SGK Başkanlığı vekili temyiz etmiştir.
1- Davalı ... vekili, kararı süresi içerisinde temyiz etmiş ise temyiz isteminden feragat etmiş olup, feragate yetkili olduğu vekaletnamesinden anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davalı ... vekilinin birleşen (2003/269 Esas) davaya yönelik temyiz isteminin feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Asıl davada davalı SGK Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, SGK Başkanlığı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
3- Birleşen (2003/269 Esas) dosyada davacı T. ...Bankası TAO vekilinin temyizine gelince; Feragat, 6100 sayılı HMK"nun 311 nci madde hükmü uyarınca, kesin hüküm sonuçlarını doğurduğu gibi, aynı Kanun"un 309/2 nci maddesi uyarınca karşı tarafın kabulüne de bağlı bulunmamaktadır. Öte yandan, aynı Kanun"un 310 ncu maddesi uyarınca davadan feragat, karar kesinleşinceye kadar her aşamada mümkündür. Mahkeme davadan el çektiğinden, karar ortada durduğu müddetçe, davayı yeniden ele alıp, feragat nedeniyle bir karar veremez (11.04.1940 gün ve 70 sayılı İBK, 21.11.1981 gün 1981/2-551 sayılı HGK kararı). Anılan davacı vekili, temyiz aşamasında 10.10.2011 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirdiğinden, vekâletnamesindede feragate yetkisi bulunduğundan vaki feragat nedeniyle bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. ... vekilinin asıl davaya yönelik temyizi Dairemizce karşılanmadı.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenle davalı ... vekilinin birleşen (2003/269 Esas) davaya yönelik temyiz isteminin feragat nedeniyle reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenle asıl davada davalı SGK Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 3 numaralı bentte açıklanan nedenle birleşen (2003/269 Esas) dosyada davacı T....Bankası TAO vekilinin davadan feragati nedeniyle anılan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.