Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1582 Esas 2011/1695 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1582
Karar No: 2011/1695
Karar Tarihi: 15.11.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1582 Esas 2011/1695 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı kooperatifin 2008 yılı olağan genel kurulunda alınan kararların iptali için açılan davada, mahkeme tarafından davanın reddine karar verildi. Davacı vekili, kooperatifin defterlerinin usulüne uygun tutulmadığını, yönetim kurulunun menfaatine aykırı kararlar aldığını ve genel kurul kararlarının kabul edilmesine yönelik usulsüzlükler olduğunu ileri sürmüştü. Ancak mahkeme, genel kurulda kararların yasaya uygun şekilde alındığını ve yönetim kurulunun faaliyetlerinin ibrasının kanuna, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verdi. TTK'nun 380. maddesi uyarınca soyut ibranın sonraki genel kurullarda sorumluluğu engellemediği vurgulandı.
Kanun maddeleri:
- TTK'nun 380. Maddesi: Genel kurulca oy çokluğu ile yapılan soyut ibranın, sorumluluk yönünden sonraki genel kurullarda alınacak kararları etkilemeyeceği hükümdür.
23. Hukuk Dairesi         2011/1582 E.  ,  2011/1695 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı asil...,..... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan davacı asil ile davalı avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR


    Davacı vekili, müvekkilinin ortağı olduğu davalı kooperatifin 21.06.2009 tarihinde yapılan 2008 yılı olağan genel kurul toplantısının 4. maddesi ile yönetim kurulu faaliyet raporu, bilanço, gelir-gider farkı hesapları ve denetim kurulu raporunun oylanarak yönetim ve denetim kurulunun ibra edildiğini, ibra oylamasında oy kullanmaması gereken kişilerle kooperatif ortağı olmayan kişilerin oy kullandığını, 2008 yılı yönetim ve denetim kurulu faaliyet raporunun gerçeği yansıtmadığını, kooperatif defter ve kayıtlarının usulüne uygun şekilde tutulmadığını, yönetim kurulunun kooperatif işlerini takipte gerekli titizliği göstermeyerek kooperatif ve ortakların menfaatine aykırı kararlar aldığını ileri sürerek, genel kurulda alınan 4 nolu kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, genel kurulda iptali istenen maddenin görüşülmesi, yönetim kurulunun ibrası, bilanço ve gelir gider farkı hesaplarının oylanmasında yönetim kurulu üyelerinin oy kullanmadığını, genel kurula katılan kişilerin tamamının kooperatif ortağı olduklarını, yönetim ve denetim kurulları faaliyet raporları, bilanço ve gelir- gider farkı hesaplarının kooperatif defterleri ile uyumlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, iptali istenen maddenin yasada belirlenen çoğunlukla kabul edildiği, genel kurula, kooperatifin 20 ortağından 17 sinin katıldığı, 2008 yılı faaliyet raporu, bilanço, gelir-gider farkı hesaplarının davacının ret oyuna karşılık 13 oyla, denetim kurulu raporunun 16 oyla kabul edildiği, yönetim kurulu raporu, bilanço ve gelir-gider farkı hesabının oylamasında yönetim kurulu üyelerinin oy kullanmadıkları, ibrasının kanun, anasözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle, TTK"nun 380. Maddesi uyarınca soyut ibranın sorumluluk yönünden sonraki genel kurullarda karar alınmasına engel olmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına 825.00. TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 15.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.




















    Hemen Ara