Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1742 Esas 2011/1552 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1742
Karar No: 2011/1552
Karar Tarihi: 03.11.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1742 Esas 2011/1552 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2011/1742 E.  ,  2011/1552 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R-

    Davacı, davalı konut kooperatifinden 23.04.2001 tarihinde bir apartman dairesi aldığını, satış bedelinin tamamını sözleşme uyarınca eksiksiz olarak ödediğini, hiçbir borcu kalmadığı halde davalı tarafça kendisi hakkında aidat alacağı için icra takibine başvurulduğunu ileri sürerek, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı kooperatiften peşin para ile B Blok 3 nolu daireyi satın aldığı, davacının kooperatif üyesi olduğunun ileri sürülemeyeceği, bu yönde delil olmadığı ve kooperatife aidat borcunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu"na göre kooperatife ortak olmada "açık kapı ilkesi" geçerlidir. Ortaklığa kabulde belli bir şekil şartı bulunmamaktadır. Ortaklık ilişkisi yönetim kurulu kararı ile kurulabileceği gibi eylemli şekilde veya zımnen de tesis edilebilir. Öte yandan Kooperatifler Kanunu"nun 55/2. Maddesi uyarınca yönetim kurulu üyesi seçilebilmek için kooperatife üye olma şartı aranmaktadır. Somut olayda davacının 2000,2001 ve 2002 yıllarına ait olağan genel kurul toplantılarına katıldığı, hazirun cetvellerini imzaladığı, yine 16.06.2002 tarihinde yapılan 2001 yılı olağan genel kurulunda yönetim kurulu asıl üyeliğine seçildiği tesbit edilmiş olup, bu belgelerin aksi taraflarca ileri sürülmediğinden davacının davalı kooperatifin üyesi olduğu açıktır.
    Mahkemece, davalı kooperatifin kayıt ve belgeleri, genel kurul kararları üzerinde kooperatif konusunda uzman bir bilirkişiye inceleme yaptırılarak davacının peşin ödemeli ortak olarak alınması yönünde bir genel kurul kararı bulunup bulunmadğı, sonucuna göre peşin ödemeli ortak olup olmadığı, takip konusu alacağın hangi kalemlerden oluştuğu hususları açıklığa kavuşturulduktan sonra peşin ödemeli ortağın sadece genel yönetim ve alt yapı giderlerinden sorumlu olduğu, normal ortağın ortaklık aidat yükümlülüğünün devam ettiğe gözönünde bulundurularak davacının ortaklığının niteliği, takip konusu alacaktan sorumlu olup olmadığı ve miktarı konusunda açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor aldırılarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 03.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara