Resmi belgede sahteclik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/10355 Esas 2016/7988 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10355
Karar No: 2016/7988
Karar Tarihi: 26.12.2016

Resmi belgede sahteclik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/10355 Esas 2016/7988 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi         2016/10355 E.  ,  2016/7988 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahteclik, nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanık ...: Beraat
    Sanık ...: Mahkumiyet

    I-)Sanık ... hakkında “resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık” suçlarından kurulan beraat kararına yönelik yapılan incelemede;
    Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    II-)Sanık ... hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle;
    T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların hükümden çıkartılması ile yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    III-)Sanık ... hakkında “nitelikli dolandırıcılık” suçundan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre bozmaya uyularak verilen hükümlerde başka bir isabetsizlik bulunmadığından sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle;
    1-)Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu, TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin gerekçesinde de; “Dolandırıcılık suçunun, bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi de, birinci fıkranın (f) bendinde bu suçun bir nitelikli unsuru olarak kabul edilmiştir. Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının, özellikle bu kurum ve kuruluşları temsil edenlerin, kurum ve kuruluşları adına
    hareket eden kişilerin, başkalarını kolaylıkla aldatabilmeleri bir güven kurumu olan bu kuruma güvenin sarsılması bu kurumların araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu, nitelikli hâl saymıştır.
    Banka ya da kredi kurumlarının araç olarak kullanıldığından söz edilebilmesi için, dolandırıcılık fiili gerçekleştirilirken bankaların olağan faaliyetlerinden ya da bu faaliyeti yürüten süjelerden hileli araçlar kullanılarak yararlanılması veya banka ve kredi kurumlarının olağan faaliyetleri nedeniyle üretmiş oldukları maddi varlıkların suçta araç olarak kullanılarak haksız çıkarın elde edilmesi gerekir. Bankaların, ödeme aracı olarak kullanılması halinde bu fıkra uygulanamayacaktır.
    TCK"nın 158/1-d bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasî parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hâl kabul edilmiştir. Söz konusu kurum yada kuruluşların konumunun suçun işlenmesinde kolaylık sağlayacağı düşüncesi, bu kurum ve kuruluşların bu suçta araç olarak kullanılmasının, ağırlaştırıcı neden olmasını gerektirmiştir.
    Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için, bunların isminin kullanılması yeterli olmayıp maddi varlığının kullanılması gerekmektedir. Araç olarak kullanılma, bu kurum veya kuruluşlara ait yazı veya belgeleri amaç dışı olarak kullanmak şeklinde olabilir. Bu kurumlara ait kimlik belgesinin gösterilmesi, basılı evraklarının, kıyafetlerinin, taşıtlarının kullanılması mağdurda güven oluşumunu sağlayacaktır.
    Yukarıdaki ilkeler ışığında somut olay incelendiğinde;
    Sanığın, temin ettiği sahte vekaletnameyle başvurduğu banka şubesinden katılan ...’e ait hesaptan para çekmek suretiyle üzerine atılı banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın sahte olarak düzenlettirdiği vekaletnameyle başvurduğu bankadan para çekme eyleminde, bankanın ödeme vasıtası olduğu, dolandırıcılık suçunda araç olarak kullanılmadığı, ancak kamu meslek kuruluşları arasında yer alan noterliğin maddi varlıklarından sayılan vekaletname kullanılarak dolandırıcılık suçunu işlediği anlaşılmakla; eylemin, 5237 sayılı TCK"nın 158/1-d maddesinde öngörülen "kamu meslek kuruluşunun araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçunu teşkil ettiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
    2-)Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan hükmedilen adli para cezasının TCK"nın 52/2. maddesi gereğince 1 günlüğü takdiren 20 TL"den hesap edilerken sonuç cezanın 55.360 TL yerine 55.300 TL olarak hesaplanması ve sanık hakkında iki kez TCK"nın 62. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,
    3-)T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara