23. Hukuk Dairesi 2011/1515 E. , 2011/1437 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde bir kısım davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar, üyeleri oldukları kooperatifin yapmakta olduğu sosyal tesis inşaatının imar mevzuatına aykırı olduğunu, deniz manzarasını engellediğini, komşuluk hukukuna aykırılık teşkil ettiğini, 30.03.2003 tarihli genel kurulda karar altına alınan 10. madde altına muhalefet şerhi koyduklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine karar verilmesini talep ve dâva etmişlerdir.
Davalı vekili, davanın usulüne uygun açılmadığını, yıkıma konu yerin belli olmadığını, onaylı imar planı alındığını, sosyal tesisin yapılmasına genel kurulca karar verildiğini savunarak, dâvanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, taşınmazın davalı kooperatif mülkiyetindeki arsa üzerine inşa edildiği, imar mevzuatına aykırı bir yapılaşma olmadığı, bina yüksekliği, bina kullanım şekli ve binanın davacıların konutlarına uzaklığına göre kötü niyetli yapılmış kabul edilemediği, genel kurulca alınmış karar üzerine inşaatın yapıldığı, arsanın üzerine sosyal tesisin yapılmasının, tasfiye halindeki kooperatifin yetkisi dahilinde olduğu ve elindeki taşınmazları bu şekilde tasfiye ettiği gerekçeleriyle dâvanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, bir kısım davacılar vekili temyiz etmiştir.
HUMK"nun 17(HMK"nun 14/2). maddesi, tüzel kişiliği olan kooperatif ile üyeleri arasındaki davalar bakımından da uygulanması gerektiğinden, bu davanın, kooperatifin ikametgahı sayılan yer mahkemesinde görülmesi gerekir. Bu yetki kuralı, kamu düzenine ilişkin kesin yetki kuralı olup, mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir. Mahkemece, davanın usul yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiş, kararın öncelikle bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre, bir kısım dâvacılar vekilinin uyuşmazlığın esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 31.10.2011 günü oybirliğiyle karar verildi.