Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1955 Esas 2011/1414 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1955
Karar No: 2011/1414
Karar Tarihi: 31.10.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1955 Esas 2011/1414 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kooperatif üyesi iken ihraç edildiğini ve ödediği aidatlar karşılığında kooperatifin kendisine bono verdiğini ancak iade etmediğini iddia ederek dava açtı. Ancak mahkeme, davacının yapılan bir ıslahla sadece konutunun iadesine yönelik talebi kabul edilebileceği ve ödediği aidatların tescil için yetersiz olduğu gerekçesiyle tescil talebinin reddedilmesi gerektiğine karar verdi. Tüm temyiz itirazları da reddedildi. Kanun maddeleri hakkında bilgi verilmemiştir.
23. Hukuk Dairesi         2011/1955 E.  ,  2011/1414 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken 12.03.2001 tarihinde ihraç edildiğini, ihraç işlemi sonrasında ihraç işleminin uygulanmayacağı vaadiyle kendisinden 24.05.2001 tarihinde aidatlara karşılık 8.830,00 TL bedelli 13 adet bono alındığını, davalı kooperatifin müvekkilini ortaklığa geri almadığı gibi, ödemiş olduğu parayı da iade etmediğini, bonoların müdahil T. Halkbank A.Ş."ne tahsil amacıyla verildiğini, bonolardan 4 adedinin karşılığı olan 1.670,00 TL"nın ödendiğini, bonolardan 5.725,00 TL bedelli olan üç adetinin davalı ..."e ciro edildiğini, bu davalının da icra takibi başlattığını ileri sürerek, davalı kooperatife ödenen 5.735,00 TL ile ödenen 3 adet bono bedeli olan 1.670,00 TL"nın davalıdan tahsiline, senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 03.11.2003 tarihli ıslah dilekçesiyle, önceki talepleri saklı kalmak kaydı ile davacının bedelini ödediği konutun mülkiyetinin müvekkiline verilmesi yönünde karar verilmesini istemiş, 03.11.2003 tarihli oturumda bu istemine ilişkin olarak, eski taleplerden vazgeçerek sadece konutun davacıya iadesi yönünde karar verilmesini istemiş, 04.03.2004 tarihli ikinci ıslah dilekçesiyle, davacının davalı kooperatife ödediği 5.735,00 TL ile ödenen 4 adet senet bedeli olan 1.670,00 TL"nın tahsili ile henüz icra takibine geçilmemiş olan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, bu taleplerinin yerinde görülmemesi durumunda ise davacının ödemelerini yaptığı dairenin tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davada bir kez ıslahın mümkün olduğu, 03.11.2003 tarihli ıslah dilekçesi ve davacı vekilinin aynı tarihli oturumdaki beyanıyla, diğer taleplerden vazgeçilerek sadece tescil talebinde bulunulduğu, davacının ödediği aidatların tescil için yetersiz olduğu, zira davacının diğer kooperatif ortaklarından daha az ödeme yaptığı, bu nedenle de ilk ıslah dilekçesi ile talep ettiği bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile adına tescili talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 31.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.





















    Hemen Ara