Esas No: 2011/1497
Karar No: 2011/1247
Karar Tarihi: 24.10.2011
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1497 Esas 2011/1247 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, aidat borçlarını ödemeyen davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının takibe kötüniyetle itirazı üzerine icra takibinin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmolunmasını istemiştir.
Davalı ve vekili, davalının üyelik aidatlarının tamamını ödediğini, kooperatife borçlu olmadığını, aynı aidat alacağı için davacı tarafça daha önceden de icra takipleri yapıldığını savunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, takibin 2.545,00 TL. asıl alacak, 3.729,00 TL. gecikme faizi ve 2.729,00 TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.003,00 TL. üzerinden iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine, tarafların icra inkar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dava dosyası içendeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre taraf vekillerini aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
Davacı vekilinin temyizi yönünden;
2- İİK"nun 67/2 maddesi hükmü uyarınca itirazın iptali davasının reddi halinde borçlu lehine kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için takibin haksız olması yeterli olmayıp, alacaklının kötüniyetli olduğunun kanıtlanması gerekir. Bu konuda isbat yükü davalı borçludadır. Somut olayda icra takibinin haksız ve kötüniyetli olduğu konusunda herhangi bir delil olmadığı halde mahkemece davanın reddine karar verilen kısmı üzerinden davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi,
Davalı vekilinin temyizine gelince;
3- Mahkemece, icra takibinde istenen alacakların sadece asıl alacak bölümüne takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesine imkan verecek şekilde karar verilmesi gerekirken B.K."nun 104/son maddesine aykırı olarak faize faiz yürütülmesi sonucunu doğuracak şekilde karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 no"lu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 no"lu bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin, 3 no"lu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin hükme yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harçların taraflara iadesine, 24.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.