Esas No: 2011/894
Karar No: 2011/1234
Karar Tarihi: 24.10.2011
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/894 Esas 2011/1234 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kooperatif üyeliğinden ihraç edilmiştir. İhraç kararının noter aracılığı ile tebliğ edilmediği belirtilerek üyeliğin düşmediği iddia edilmiştir. Davacı, müvekkilinin üyeliğe dönüş talepli ihtarnameyi keşide ettiğini, aidat yükümlülüklerinin ve faizinin kendisinden tahsil edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, bozma kararına uygun olarak davanın reddine karar vermiştir. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ...ile davalı vekili Av. ... geldi duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatifin 06.05.2003 tarihinde müvekkiline gönderilen yazı ile parasal yükümlülüklerini yerine getirmediğinden söz edilerek ihraç edildiğinin ve tanınan 3 aylık sürede de hiçbir ödeme ve üyeliğe dönüş talebi bulunmadığından üyeliğin düştüğünün, yaptığı ödeme tutarının banka şubesine havale edildiğinin bildirildiğini, ancak, 19.07.1999 tarihli genel kurulda alınan ihraç kararının noter aracılığı ile tebliğ edilmediğini keza aynı genel kurulda gündemin 9. maddesinde ödeme ve geri dönüş için herhangi bir süre belirlenmediğini, bu nedenle müvekkilinin 21.05.2003 tarihinde üyeliğe dönüş talepli ihtarnameyi keşide ettiğini ileri sürerek, müvekkilinin ortaklığının yürürlükte olduğunun tespiti ile ortaklıktan çıkarma kararının iptaline, mevcut aidat yükümlülüklerinin ve faizinin kendisinden tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 16.02.2006 tarih, 2004/14756 E. 2006/1545 K. sayılı ilamıyla, davacının ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının 17.06.1999 tarihinde alındığı, davacının itirazı olmadığı halde 25.06.1999 tarihli genel kurulda ihraç kararının yeniden görüşüldüğü ve onandığı, genel kurul kararının davacıya tebliğ edildiğine ilişkin dosyada herhangi bir delil bulunmadığı, 25.06.1999 tarihli genel kurul kararının davacıya tebliğ edilip edilmediğinin araştırılarak, eğer tebliğ edilmediği saptanır ise davanın süresinde olduğunun kabulü ile işin esasına girilmesi gerekçesiyle bozulmuş, mahalli mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 23.12.2008 tarih, 2008/8501 E. 8319 K. sayılı ilamıyla, davanın süresinde açılıp açılmadığı belirlenmeden hüküm tesis edildiği gerekçesiyle bozulmuş, mahalli mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının ihracını onayan kararın davacıya 26.07.1999 tarihinde tebliğ edildiği, davanın üç aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra 04.03.2003 tarihinde açıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 825,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 24.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.