23. Hukuk Dairesi 2011/1570 E. , 2011/1214 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının, müvekkili kooperatifin üyesi olduğunu, müvekkilinin davalıya ait taşınmaza yalıbaskı imalatı yaptığını, bu imalatın diğer üyelerin taşınmazına yapılmadığını, faydalı imalat niteliğinde olan bu katkının, davalı taşınmazına değer kattığını ileri sürerek, imalat bedeli 3.000,00 TL’nin; 14.05.2010 günlü ıslah dilekçesiyle toplam 4.806,00 TL"nin 04.11.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, 2003–2004 yıllarında yapılan imalatın bedelinin zamanaşımı nedeniyle istenemeyeceğini, imalatın, diğer üyelere örnek olmak üzere ve kendi isteği dışında yapıldığını, beğenilmeyince diğer üyelere yapılmadığını, böyle bir davanın genel kuruldan yetki alınmaksızın açılamayacağını, bu imalatın dış cephe sıvası yerine geçmek üzere yapıldığını, sıva katmanı olmadığından tekniğine de uygun olmadığını, haklı, zorunlu ve yararlı bir imalat olmadığından, ödeme talebinin hukuka aykırı bulunduğunu, davacının imalatı söküp, yerine sıva yapabileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamına göre, davacının yaptığı imalatın, diğer konutlara oranla daha iyi ve güzel görünümlü olduğu ve davalı yönünden faydalı imalat sayılacağı gerekçesiyle 2.708,35 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
1- Davalı zamanaşımı savunmasında bulunduğundan, mahkemece bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru değildir.
2- Kabule göre;
a) Davacı vekili, “yalıbaskı imalat” bedelinin tahsilini talep etmiş iken, talep konusu edilmeyen “taş kaplama” tutarının da davalıdan tahsiline karar verilmesi, HMK’nun 26 ncı maddesine aykırıdır.
b) Davalı, yapılan yalıbaskının altına sıva yapılması gerekirken yapılmadığını, bunun tekniğe uygun olmadığını savunmuş, bilirkişi heyeti de buna ilişkin fotografı raporuna eklemiş ve sıva bedelini alacaktan düşmüştür. Ne var ki, bilirkişi raporunda, savunmanın gerçekliği üzerinde durulmamış, bir diğer ifade ile, yalıbaskı altına sıva yapılmasının gerekip gerekmediği ve yalıbaskının teknik gereklere uygun biçimde yapılıp yapılmadığı değerlendirilmemiştir. İmar mevzuatına ve yapım tekniğine göre, yalıbaskının gerekli ve yeterli nitelikte yapılıp yapılmadığının belirlenmesi ve varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.