Esas No: 2011/91
Karar No: 2011/937
Karar Tarihi: 10.10.2011
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/91 Esas 2011/937 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin kooperatif üyesi olduğunu, kooperatifin tasfiye halinde olduğunu, doğu ve batı grubu arsaların hak sahibi ortaklara dağıtımına karar verildiğini, sonrasında kur"a çekimi sonucu arsaların tapularının ortaklara dağıtıldığını, davalının, müvekkilini ihraç etmesi sonrasında ihraç işleminin iptali için açılan dava kabul edilmişse de kur"a sonucu isabet eden taşınmazın kendisine verilmediğini ileri sürerek, kooperatif adına kayıtlı 42756 ada 5 parsele ilişkin tapunun iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının, başlangıçta tarla olarak alınan yerde brüt 3.000 m2 arazi hissesi varken % 40,9 payın kamuya tahsisi ile net arsa olarak 1.773 m2"ye düştüğünü, fazla arsa payının inşaat ödeme taksitlerinden mahsup edildiğini, kendi hissesinden 500 m2"yi ..."ya devrettiğini, 1.000 m2 içinde 9. bloktan 9 ve 10 nolu işyerlerine sahip olduğunu, 1.500 m2 arsaya da Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 20/06/1996 tarihli 1994/76 Esas 1996/431 Karar sayılı kararıyla sahip olduğunu, böylece 3.000 m2 net arsa sahibi olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesi istenmiştir.
Mahkemece daha önce verilen karar, 11. HD 2606/2007 tarih ve 2006/7351 esas, 2007/9736 karar sayılı ilamı ile "Davaya konu kur"anın, kooperatifin tasfiyesi nedeniyle elinde kalan fazla taşınmazların, hangi üyelere ve ne oranda faydalacağına ilişkin bir kur"a olup olmadığı, bu kur"anın üye olduğu miktardan kamu payları düşüldükten sonra eksik taşınmaz alan üyelere yönelik mi yoksa, tüm üyelere yönelik mi olduğunun dosya içerisinden anlaşılamadığı, davaya konu kur"aya ilişkin alınmış bir genel kurul kararı var ise bunun getirtilmesi, çekilen kur"adan kimlerin ne oranda faydalacağının belirlenerek, kooperatif uygulamasının ne olduğunun tespiti gerektiği belirtilerek" bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonrasında, davacı hakkındaki ihraç kararının iptali davasının sürmesi sebebiyle kur"ada davacı adına çekilen kur"ada 42756 ada 5 parselin isabet ettiği, ihraç kararının iptali kararının kesinleşmesi karşısında üye olduğunun ihtilafsız olduğu ve kur"a çekimindeki esasların 2.10 maddesinde belirttiği şekilde davacıya verilmesi gerektiği gerekçeleriyle, davanın kabulüne, 42756 ada 5 parseldeki kooperatif adına olan hissenin iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyulmasına rağmen, bozmada belirtilen hususları değerlendiren bir bilirkişi raporu alınmamıştır. Mahkemece, yeniden, konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak, bozmada belirtilen ve davalı tarafından itiraz edilen hususları kapsayacak şekilde denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bozmanın gerekleri yerine getirilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.