Esas No: 2015/13178
Karar No: 2015/6855
Karar Tarihi: 06.10.2015
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/13178 Esas 2015/6855 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal davasında, sanıkların suçlu bulunmadığına karar vermiştir. Olayın tahkikatı esnasında, sanıkların kendiliklerinden itiraflarda bulunarak suçlarını kabul ettikleri fakat daha sonradan bu beyanlarını değiştirdikleri saptanmıştır. Bu nedenle, sanıkların suçsuz olduğuna hükmedilmiştir. Kanun maddeleri ise kararda belirtilmemiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya kapsamından, 11.09.2005 günü gece bir vakitte müştekinin ikametine girilerek, bir kısım ziynet eşyalarının çalındığı, olay yerinde yapılan incelemede her hangi bir delil elde edilemediği, olayla ilgili tahkikat devam ederken, 13.02.2006 günü sanıklar ... ve ..."nın yanlarında köy muhtarı tanık ..."te olduğu halde kendiliklerinden, kolluğa müracaat ederek, itirafta bulunacaklarını söyledikleri, her iki sanığın da kollukta avukat ... huzurunda dinlenmelerinde, başkaca eylemler yanında müştekinin ikametinden gerçekleştirdikleri hırsızlık olayını da itiraf ettikleri, olay gecesi saat 02.00-03.00 sıralarında müştekinin evine girip, ziynet eşyalarını çaldıkları, bu sırada diğer sanık ..."ın dışarda gözcü kaldığı, çaldıkları altınları ..."a verdikleri, eylemden dolayı üzgün oldukları ve köyde kimsenin yüzüne bakamadıkları için suçu itiraf etme gereği duydukları yolunda beyanda bulundukları, sanıklar ... ve ..."ın, aynı gün sevk edildikleri Sulh Ceza Mahkemesindeki sorgularında ise suçu kabul yönündeki beyanlarından döndükleri, köy muhtarı ..., azalar... ile müştekinin kendilerini bir bağ evine kapatıp dövmeleri nedeniyle baskı altında ifade verdiklerini söyledikleri, yargılama aşamasında da kolluktaki müdafii huzurunda verdikleri ifadeyi kabul etmediklerini beyan ettikleri, sanık ..."ın ise bütün aşamalarda müşteki ile arasında husumet bulunması nedeniyle kendisine iftira atıldığını ve suçlamayı kabul etmediğini beyan ettiği, sanıkların 13.2.2006 tarihli adli raporlarının incelenmesinde BTM ile giderilebilir şekilde yaralandıklarının tespit edildiği anlaşılmakla, her ne kadar sanıklar ... ve ..., köy muhtarı ve azalar tarafından darp edilmeleri neticesi olayı kabullendiklerini beyan etmişler, kolluk tarafından ifade alınması esnasında baskı gördüklerine dair bir iddiada bulunmamış iseler de, sanıklar ... ve ..."in, 11.09.2005 günlü hırsızlık eylemini, olaydan yaklaşık 5 ay sonra itiraf etme gereğini duymaları, 13.02.2006 tarihli müdafii huzurundaki ikrarlarından, aynı gün sevk edildikleri sulh ceza mahkemesinde dönerek, kendilerini kolluğa teslim eden köy muhtarından çekindikleri ve baskı gördükleri için önceki beyanlarını kabul etmedikleri yolundaki savunmaları ile yine aynı tarihli vücutlarının değişik yerlerinde ekimoz ve lezyon bulunduğuna dair adli raporlardan, atılı suçun sanıklar ... ve ... tarafından işlendiği hususunun şüpheli kabul edildiği, bu itibarla müdafiili kolluk beyanına itibar edilemeyeceği, sanık ..."ın ise atılı suçu işlediğine dair, sanıklar ... ve ..."in sonradan döndükleri suç atma niteliğinde kalan anlatımları dışında yeterli delil bulunmadığının anlaşılması karşısında sanıklar ..., ... ve ... haklarında verilen beraat kararlarının isabetli bulunduğu değerlendirilmekle, sanıklar hakkında mahkumiyet kararı verilmesi gerekçesi ile bozma talep eden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, kararın dayandığı gerekçeye ve takdire göre; o yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun ve takdire dayalı bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, 06.10.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.