Hırsızlığa teşebbüs - mala zarar verme - işyeri dokunulmazlığını bozma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/3939 Esas 2015/6821 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3939
Karar No: 2015/6821
Karar Tarihi: 05.10.2015

Hırsızlığa teşebbüs - mala zarar verme - işyeri dokunulmazlığını bozma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/3939 Esas 2015/6821 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2015/3939 E.  ,  2015/6821 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlığa teşebbüs, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını bozma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    30.06.2009 tarihinde saat 04.00 sıralarında müştekiye ait iş yerinde hırsızlık yapmaya karar veren sanıklar ... "ın birlikte olay yerine gittikleri, burada sanık İlhami"nin iş yerinin kapısını tornavida ile gerdirerek açıp içeriye girdiği, bu esnada dışarıda sanık ..."ın gözcülük yaptığı, iş yerinde kalmakta olan tanık Selçuk tarafından sanığın görülmesi üzerine sanıkların bir şey çalamadan kaçtıkları ve eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı, hırsızlık suçunun sanıklar ... tarafından aynı suç işleme kastı ile fikir ve eylem birliği içerisinde işlendiğinin oluşa uygun kabulden anlaşılması karşısında; sanık ..."ın eyleminin, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b, 35, 143/1. maddesinde yer alan hırsızlık suçunun yanında, aynı Kanunun 151/1, 116/2-4, 119/1-c maddelerine uyan işyeri dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu gözetilerek, sanık ... hakkında zamanaşımı süresinde mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
    Müştekinin iş yerinin önünde gözcülük yapan sanık ..."ın, hırsızlık suçunun asli faili olduğu gözetilmeden, TCK"nın 37/1 maddesi yerine, yanılgılı değerlendirme ile “yardım eden” olarak kabulü ile cezasından aynı yasanın 39. maddesi uyarınca indirim yapılması ve eylemi birden fazla kişi ile gerçekleştiren sanık İlhami hakkında iş yerini dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümde TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi birden fazla kişinin iş yerini bozma suçunu işlediğinde suçun kovuşturmasının şikayete bağlı olmadığından uzlaşma kapsamında olmadığı, yine 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrasında ise, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 tarih ve 2012/1142 Esas 2013/17 Karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, TCK"nın 119. maddesi kapsamında kalan nitelikli iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu, CMK"nın 253/1. fıkrası “b” bendi 3. nolu alt bendi kapsamı dışında bulunduğundan; tebliğnamedeki iş yeri dokunulmazlığını bozma suçu
    yönünden, 5271 sayılı CMK"nın 5560 sayılı Kanun ile değişik 253 ve 254. maddelerinde öngörülen usullere uygun uzlaşma teklifi yapılmadan karar verildiğine ilişkin bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye, uyulan bozmaya ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Kasten işlemiş oldukları suçlar için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Ortak yargılama gideri olarak hesaplanan 36.20 TL"den sanıkların paylarına düşen 18,10 TL"nin CMK"nın 324/4 maddesine 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesiyle eklenen değişiklik gözetilerek, terkin edilecek miktar olan 20,00 TL"nin altında kaldığının anlaşılması karşısında, hazineye yükletilmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “ TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş oldukları suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına"" cümlesinin eklenmesi ve hükümden yargılama giderlerine ilişkin kısmın çıkartılarak yerine "" ortak yargılama gideri olarak hesaplanan 36.20 TL"den sanıkların paylarına düşen 18,10 TL"nin CMK"nın 324/4 maddesine 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesiyle eklenen değişiklik gözetilerek hazineye yükletilmesine"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara